Hastane Bahçesi Komutan sert adımlarla hastane kapısından çıkar. Yüzünde öfke ve kararlılık vardır. Güneş, bahçedeki sararmış yapraklara vururken, o düşüncelerine gömülür. Albay Selim (iç sesi): “Demek iş bu kadar kirlenmiş… Yarkın, senin annen seni yalnızca bir evlat olarak değil, bir piyon olarak görüyor. Bir timi yok etmek… Kendi kanını kendi elleriyle ateşe atmak… Böyle bir hainlikte kimlerin parmağı var, tek tek bulacağım. Bu ülkenin toprağına gömdüğümüz 14 evladın hesabını, kim olursa olsun, ödetmeden rahat etmeyeceğim. Ve eğer bu işte terörle iş birliği varsa… İşte o zaman Gülhan Hanım, seni koruyacak hiçbir güç kalmayacak.” Komutan, cebinden telefonunu çıkarır. Numara çevirmeden önce bir an duraksar, etrafa bakar, kimsenin dinlemediğinden emin olur. Selim: (alçak sesle)

