İKİNCİ ŞANS

Hayır, yanlış görüyor olmalıydım, ölmüş kocamın mezarının önündeyken onu karşımda görüyor olamazdım. "Kendine gel, cansın" diyip oturduğum yerden kalktım, elimi EYMEN ŞEN yazan yazıda gezdirdim. Sonra hayalini gördüğüm bedeninin yanından geçip gidecekken kolumdan tutup beni durdurdu. "Yok galiba rüyadayım ya da deliriyorum." diyip kolumu geri çektim, tam gidecekken duyduğum ses ile olduğum yerde kaldım. "Cansın, ben gerçeğim, rüya falan görmüyorsun." Arkamı döndüm ve tekrar ona baktım ve kahkaha attım. Eymen "Cansın, iyi misin?" dediğinde kahkahamı durdurdum ve bir adım atarak ona yaklaştım, gözlerinin içine bakarak konuşmaya başladım. "Sence iyi miyim, kim bu durumda iyi olabilir, düşünsene kocan 1 yıl önce ölüyor, dört yaşındaki kızınla tek başına kalıyorsun, ailen seni reddediyor, sonra bir gün kocanın mezarının başında otururken o çıkıp geliyor, rüya görmüyorsun diyor. NE KADAR İYİ OLABİLİRİM SENCE." Eymen bana doğru bir adım attı ve "Haklısın sevgilim, lütfen beni di-" dedi. "BANA SEVGİLİM FALAN DEME EYMEN." diye bağırdığımda bir adım geri çekildi. "Tamam demem, lütfen dinle, cansın. Bunu yapmak zorundaydım. Eğer yapmasaydım, beni hatta sizi bile öldürebilirlerdi." "Bana söyleseydin, beni öldü olarak gösterecekler diye, ben sizi açığa çıkarmazdım ki. Böyle olması daha mı iyi oldu?" "Cansın, biliyorsun, hiçbir görevi sivil biriyle paylaşamayız." dediğinde gözümden bir damla yaş düştü. "Biliyorum, lanet olsun ki biliyorum, ama nasıl unutacağım olanları? Ben unutsam, kızımız nasıl unutacak? Eymen, olmaz, bu saatten sonra biz diye bir şey olamaz." "Olur, cansın, olur. İkiniz de yaşadıklarınızı unutamazsınız, biliyorum, ama o kötü anıları daha iyileriyle doldurabiliriz. Hem, herkes ikinci bir şansı hak etmez mi sevgilim?" "İkinci şans hak edene verilir, her şeyi berbat edene değil!" dediğimde bir adım yaklaştı ve ellerimi tuttu. "İzin ver, her şeyi değiştireyim, berbat ettiğim şeyleri düzelteyim göz yaşları düşen yanaklarınızda çiçekleri açtırayım." dediğinde ellerimi hızla ellerinden çektim. Gidelim artık buradan." diyip etrafı gösterdiğimde eymen başını aşağı yukarı salladı. Onu beklemeden hızlıca mezarlıktan çıktım ve yürümeye başladım. "NEREYE GİDİYORSUN?" diye bağırdı arkamdan. Arkama bakmadan yürümeye devam ederken bağırdım "EVE GİDİYORUM." "NİYE BENİMLE GELMİYORSUN?" dediğinde arkama dönüp ona baktım ve sonra yanına gidip arabasına bindim. Bu soğukta yürüyerek gitmeye üşenmiştim.O da arabaya bindiğinde bir soğukluk olmuştu, aldırış etmeden cama döndüm ve dışarıyı izlemeye başladım. "İstersen klimayı açabilirsin, soğuk oldu." dediğinde camdan bakışlarımı çekip birkaç saniye ona baktım ve tekrardan dışarıyı izlemeye başladım. "Gerek yok, alıştım ben hatta sen alıştırdın." dediğimde gözlerini üstümde hissettim. "Ne oldu, şaşırdın mı? Söylemedi mi kardeşlerin sana neredeyse her gün mezarının, pardon sahte mezarının başına gidip saatlerce vakit geçirdiğimi." dediğimde araba durdu eve gelmiştik.Kapıyı açıp dışarı çıktığımda o da hemen yanıma geldi. "Hâlâ cevabımı alamadım?" dediğinde ona döndüm ve ona yaklaşıp işaret parmağımı yüzüne doğrulttum. "Senin istediğin gibi olsun, ikinci şansı veriyorum ama sadece kızım için benden önceki gibi olmamı bekleme." diyip binaya girip eve çıktım, o da arkamdan geliyordu. Evin kapısının önüne gelince zile bastım. Kapıyı Mercan açtı, "SERHAT AMCA ANNEM GELMİŞ." diye bağırdı içeriye doğru ve ardından bana sarıldı. "Sana bir sürprizim var" dediğimde hızla benden ayrıldı ve ellerime bakmaya başladı. "Ee bir şey almamışsın ki nerden sürprizim." dediğinde Eymen yanıma geldi. "İşte sürprizin" dediğimde hemen Eymen'e sarıldı. Eymen "Babacığım" diyip sıkınca Mercan'a sarıldı ve kucağına aldı. Mercan ona sarıldıktan sonra bana döndü. "Hani babamın daha çok işi vardı, anne dün öyle dedin bana." dediğinde ona tebessüm ettim. "Sürpriz yapmak için öyle dedim kızım." dedikten sonra içeriye girdik, oturma odasına geçtik. Sonunda geldin yen-" Telefonla oynayan Serhat birden bize bakınca başladığı cümleyi bitirememişti. Kardeşim hoş geldin." diyip ayağa kalktı ve Eymen'in yanına gelip ona sarıldı. "Sen benimle gelsene bir." diyip kolundan tutup mutfağa götürdüm. "Sana inanamıyorum Serhat, sen ağladın ya hüngür hüngür, benimle birlikte ağladın, yeri geldi teselli ettin, her anımda yanımda idin ya, yalan mıydı, bravo sana." diyip alkışlamaya başladım. "Yeng-" "BANA YENGE DEME." "Cansın, sana demeyi yeminle çok istedim ama diyemedim işte." "Bu mu yani bahanen, hadi Eymen diyemedi, sen ne halde olduğumu gördün deseydin, sanki herkese gidip Eymen yaşıyor mu diyecektim, şimdi daha mı iyi oldu, bak geldi ama ne oldu? "Ikinci bir şans versen." "Bu da günün popüler cümlesi oldu." "Cansın, hala seviyorsun onu, hem de deliler gibi, o da seni seviyor, sence ikinci bir şansı hak etmiyor musunuz?" "Aynı şeyleri yaşamaktan korkuyorum Serhat." "Korkunun ecele faydası yok, hem aynı şey bir daha olmaz,olamaz ben izin vermem.Zaten uzun bir süre boyunca Eymen göreve gitmeyecek. Eğer böyle bir görev olursa, söz veriyorum bütün riskleri göze alıyorum. İlk sen öğreneceksin, tamam mı? Sen yeter ki bir şans ver." dediğinde birkaç dakika düşündüm. "Zaten vermiştim." dediğimde güldü ve beni kendine çekip sarıldı. "Hele bir seni üzsün, kulağını çekerim ben onun," dediğinde gülüp koluna vurdum. "Yalnız o hâlâ senin komutanın, kulağını çekersen o sana ne yapar işte onu bilemem," dediğimde güldü ve tam o sırada Eymen mutfağın kapısından içeriye girdi. "Muhabbetiniz bol olsun," diyip bardağa su doldurdu, içtikten sonra ağzının içinde bir şeyler söyledi ve mutfaktan çıktı. "Ne dedi o?" Serhat "Ona soğuk yapıp bana güldüğün için biraz kıskandı," diyip gülmeye başladı. "Bir bilse ona neler yapmak istediğimi," dediğimde gülmesi durdu. "Benim yanımda bari deme şöyle," dediğinde bu sefer ben güldüm. "Sarılmak anlamında dedim." "E git sarıl kızım, sonuçta senin kocan benim değil ya." "Hayır olmaz, ikinci şansı verdik tamam ama hemen yelkenleri suya indirmemek lazım, birazcık çabalasın," diyip mutfaktan çıktım ve oturma odasına gittim. Mercan babasının dizine yatmış uyuyordu. Yanlarına gidip Mercan'ı kucağıma aldım ve odama götürüp yatırdım. Ben de üstümü değişip yanına uzandım, biraz uyusam iyi olacaktı. Bölüm Sonu