Hayal gücüm hızla çalıştı ve Amerika’daki o barda üstümde kıyafetler olmadan Karan’ın üzerinde çırılçıplak olduğum o sahne kafamda belirdi. Ellerim titriyordu. Kuruyan dudağımı yaladığımda çok yanlış bir şey yaptığımı anladım.
Çünkü Karan, daha bugün ellerimle ona bir kurşun sıktığım adam bunu bir işaret gibi algıladı ve dudaklarını dudaklarıma bir anda mühürledi.
Dili ağzımın içine dalarken aynı zamanda hem sert hem de yumuşak bir öpüştü bu. Dilini o kadar ustaca kullanıyordu ki, karşılık vermemek için inanılmaz bir direnç gösteriyordum. Sonunda zihnim ve bedenim pes edip hafif bir inleme mırıltısı çıkardım. Beni iki eliyle birden belimden sıkıca tutup daha da kendisine çektiğinde artık öpüşü iyice agresif bir hale gelmişti.
Aniden tüm gücümü toparlayarak onu ittirdim. “Hayır,” diye
