ZERDA YARALI GELİN (TÖRE)

4. Bölüm

Keyifli okumalar

Sabahın güneşi yeniden doğarken kapının çalmasıyla şaşkınca saate bakmıştı. Sabahın köründe kim çalabilirdi ki yataktan kalkıp kapıya baktığında Şiyar 'ın halası ona bakıyordu. Zerda kaşını kaldırdı. "Hayırdır sabah sabah ne oldu?" diyerek sordu. "Buke çarşafı getir." dediğinde genç kadın sabır çekiyordu. "Benim özelim kimseyi ilgilendirmez." dediğinde Şehriban Hanım öfkeyle bakarken, "Ne malum belki bozuk geldin." dediğinde Şiyar karısını içeri çekip halasının karşısına geçip, "Ne dedin sen benim karıma bozuk mu diyorsun?" diyerek bağırdığında derin bir nefes çekti.

"Burada bozuk olan tek şey sensin hala zihniyetin bozulmuş yeter sana katlandığım derhal eşyalarını topla defol git evimden." diyerek bağırdı. Kimse onun karısına tek bir şey diyemezdi. Fatma hanım oğlunun sesiyle üst katta çıkarken gözleri görümcesine kaydı." Abla bence evine git kocan bekler. "dedi. Zerda gözyaşları içinde ağlarken kocasının bakışlarını fark etti." Dün gece istemedim diye oldu. "dediğinde," Zerda kimin haddine seninle bunu konuştuk hem sen hazır olmadığın sürece dokunmam. "demişti.

" Hadi kalk kahvaltıya inelim. "dediğinde gözleri kadına bakmıştı. Elini tutarken gözlerini sildi." Sen Zerda Soykansın sakın unutma "dedi. Odadan çıktığında gözleri masada oturan kadına bakmıştı. Meryem'in bakışları iki çifte kaydığında içinde öfke her geçen gün çoğaldı. Fatma hanım gelinine baktığında," Kızım nasıl oldun? "diyerek sordu." İyiyim ana uyanamadım kusura bakma. "dediğinde," Kızım uyanıp ne yapacaksın. "dediğinde Şehriban hanım laf sokuyordu." Gelin dediğin sabah kalkar kalkmaz kahvaltı hazırlar. "dediğinde gözleri kadına bakmıştı." Şehriban hanım ben sadece kocama hazırlarım ve kayınvalideme sana da kızın yapar. " dediğinde öfkeyle bakmıştı.

" Maşallah dilin pek uzun. "dediğinde Zerda'nın bakışları ona dönerken," Kimseye kendimi ezdirmem bana böyle öğrettiler. " dediğinde Şehriban Hanım bardağı taşıran son cümleyi kurmuştu." Anan öğretmedi mi? Edepli olmayı gerçi yaşamadı ki öğretsin. "dediğinde Şiyar öfkeyle bağırmıştı." Yeter eşyalarını kızını da al defol git konaktan bir daha karıma laf edecek olursan halam demem dilini keser köpeğe veririm. " diyerek bağırdı. Meryem şaşkınca bakıyordu." Şiyar o kadın için bizi kovuyor musun? "diyerek sordu." O kadın dediğin benim karım konağın Hanımağası. "dediğinde Fatma hanım oğlunun arkasında durdu.

" Meryem ananı al evine git "demişti. Genç kadın sevdiği adamın elinden nasıl kayıp gittiğini görmüştü." Ana kalk hadi gidelim. "dediğinde annesi alıp çıkarken," Bu iş burada bitmedi. Yakında onun karısı olarak geleceğim. "dedi. Zerda ona öfkeyle bakmıştı." Cenaze aracı hazırla bu konağa geldiğin gün senin ölüm hükmünü veririm. "dedi. Meryem tek kelime bile edemedi. Onun gidişinin ardından," Bir daha onlar burada kalmayacak ana. "dediğinde başını salladı.

Zerda odasına giderken kocası peşinden gitmişti." Zerda "dediğinde gözleri dolan kadın ona bakıyordu." İlerde çocuk istersen sana veremem. "dediğinde gözleri şaşkınlık içinde kalmıştı." Neden? "diyerek sorduğunda," Şiwan beni annemin ölümüyle suçladı. Etmediği işkence kalmamış gibi beni vurdu. "dediğinde şaşkınlık içinde kalmıştı." Ne demek vurdu. " Aslında ben vurdum onun yüzünden beni sürekli suçladığı için." dedi.

"Doğru söylüyorsun ama sen kalbine yakın vurmuştun." dediğinde gözleri adama bakınca olanları hatırladı. "Ama doktor bir daha evlat sahibi olamayacağımı söyledi." dediğinde gözleri şaşkınlık içinde kalmıştı. "Abin sadece sana onu yapmadı." dedi. Derin bir nefes alırken, "Ne yaptı başka?" diyerek sordu. "Sevdiğini de o vurmuş yani şehit olmamış." dediğinde gözleri doldu. Hayır abisi bu kadar kötü olamazdı. "Sen.. Sen ne diyorsun?" diyerek sordu.

"Maalesef ki öyle olmuş." dediğinde odadan çıktığı gibi kocası peşinden koştu. Şiyar iyi biliyordu ki bir delilik yapacaktı. Bir insan düşmanına bunu yapmazdı. Ama o kardeşinin hayatını mahvetti. Zerda konağın önüne gelince şaşkınca bakıyordu. Ailesi o yokmuş gibi davranıyordu. Gözyaşları akarken silahı alıp havaya sıkmıştı. "Ooo bakıyorum keyfiniz yerinde." dedi. Mirvan onun haline baktı. "Zerda" dediğinde gözleri öfkeyle bakmıştı. "Sakın bir adım daha atayım deme."dediğinde gözleri Şiwan'ın gözlerine bakarak," Katilsin hayatımı bitirdin beni öldürdün. "dedi.

Babasının sesiyle ona döndü." Ne diyorsun sen kızım. "dediğinde gözyaşları akıyordu." Abime sor Mirhan nasıl ölmüş. "dediğinde gözleri oğluna kaydığında," Şiwan bu doğru mu? "diyerek sorduğunda gözyaşları akarken," Doğru yaptım ama başka bir şey daha vardı. Zerda ameliyat olurken doktora para verdim. Çocuğu olmasın diye. "dediğinde herkes öfkeyle bakmıştı. Hevin sevdiği adama bakınca," Sakın böyle bir şey yapma sakın. "dediğinde gözleri hayal kırıklığına uğramıştı.

Zerda'nın bakışları ona dönerken," Çocukluğumdan beri bana eziyet ettin sustum hor gördün dövdün öldürmeye çalıştın sustum. Sevdiğim adama kıydın annelik hayalimi elimden aldın. " dediğinde gözlerine baktı. "Sende biliyorsun ki ben öfkelenirsem asla affetmem babam bile karışmaz." dediğinde gözünü kırpmadan abisini vurmuştu. Şiwan acıyla yere yığıldığında karısının sesini duydu. "Şiwannn." diyerek bağırdı.

Zerda babasına bakıp, "İstersen evlatlıktan reddeder ister karakola gidip şikayet edersin bundan sonra ölsem bile bu konağa adım atmam." diyerek çıktığında kocası karşısında durmuştu. "Geç kaldın ağa hesabını sordum." diyerek araca binerken Şirwan ağa olayın etkisinde kalmıştı. Mirvan hala şoktaydı. Zerda'nın böyle bir şey yapacağını tahmin bile etmiyordu. Şiwan hastaneye kaldırılmıştı. Durumu ağırdı. Şirwan Ağa kızına kızamıyordu.

Şiyar karısını alıp çiftliğe gelmişti. Bir müddet üzüntüden uzak durması gerekiyordu. "Burası neresi?" diyerek sorduğunda, "Çiftlik belki sana iyi gelir." dedi. "Sen.. Sen nasıl bir adamsın.." dediğinde Şiyar'ın bakışı ona döndü. "Karısını düşünen biri." dedi. Derin bir nefes almıştı. Araçtan indiğinde gözleri beyaz ata kaymıştı. Atın yanına giderken gözleri dolmuştu. "Adı ne?" diyerek sordu. "Kardeşinden farklı olduğu için adını İnci koyduk" dedi.

Şiyar karısına dönerken, "Bu senin atın sana olan hediyem." demişti. Genç kadın gülümsedi. Bu acı bir gülüştü. Ata bindiğinde gözleri kocasına dönmüştü. "Yarışa var mısın?" diyerek sorduğunda şaşkınca baktı. "Seni yenerim kimse beni geçemez." dediğinde kahkahayı atmıştı. "Göreceğiz ağam." dedi. Şiyar siyah atı olan Gece'ye binmişti. "Hadi bakalım göster marifetlerini." dedi. İkisinin aynı anda yarışa başlamıştı. Zerda onun önüne geçerken Şiyar şaşkınlık içinde kalmıştı. Zerda yarışı kazanıp atını şaha kaldırmıştı. "Helal olsun Hanımağa dediğin kadar varmış." dedi.

Genç kadın ona baktı. "Benim ne suçum vardı." dediğinde kocası derin bir nefes almıştı. "Zerda abin oldum olası öyle cimri kendini düşünen biriydi." dediğinde gözleri kadına bakmıştı. "Aslında kardeşim için endişe ediyorum." demişti. "Hevin yanlış yolu seçti. Abim ona da iyi bir eş olamaz ki bana yaşattıklarını biliyorsun." dedi. Genç adam başını salladı. "Seni suçlaması Mirhan'ı öldürmesi çok anlamsız." dedi. Zerda'nın bakışları ona dönmüştü. "Sadece o kadar da değildi. Doktorla anlaşma yapmış benim çocuğum olmaması için." dedi.

Şiyar duyduklarına inanmak istemedi. Onun haddine miydi? Ne hakla bunu yapmaya cüret etmişti. " Ha yarın bir gün evladın olmazsa kuma getirecek olursan beni boşa." dediğinde kadının yanına gitmişti." Zerda kuma getirecek kadar şerefsiz değilim. Ama olur da üstüme gelirler." dediğinde karısı ona merakla bakıyordu. "Seni de alır buradan giderim." demişti. Zerda ona baktığında içinde garip bir his oluştu. "Gerçekten yapar mısın?" diyerek sordu. "yaparım hiçbir şey umrumda olmaz." dedi. Gözleri dolarken, " Meryem üstüme kuma olmaya pek meraklı elimde kalacak " dediğinde, "Onun üstesinden gelirsin." dedi. Kadın kahkahayı atarken, "Tabii ki sonuçta ben Şiyar Soykan'ın karısıyım Zerda Soykan aşiretin gelini." dedi. Şiyar o an kendine söz vermişti. Ona kim ne yaşattıysa bedelini ağır ödeyecekti. Hesabını mutlaka verecekti..

Bölüm sonu...