ZERDA YARALI GELİN (TÖRE)

2. Bölüm

Keyifli okumalar

Şiyar toplantıdan çıkınca odasına geçmişti. Bugün içinde bir sıkıntı vardı. Telefonu aniden çalarken arayana bakıyordu. Annesi onu arıyordu. "Anam" dediğinde kadının feryat figan ağladığını duymuştu. "Ana ne oldu?" diyerek sordu. Derin bir nefes alan kadın, "Oğlum bacın."dedi. Genç adam öfkeyle," Ana ne olmuş? "diyerek sordu. Sabrı tükenmek üzereydi." Kaçmış Aladağlara kaçmış "dediğinde öfkeden deliye döndü. Telefonu aniden kapatıp adamlarını topladı." Bana bulun ikisini de "diyerek bağırdı.

Şiyar konağın önünde durunca korumalar silahını çıkardılar." İndirin bir yerinizde patlamasın. "dediğinde içeri girdi. Genç adamın bakışları konağa kaydığında," Şiwan soysuz çık dışarı " diyerek bağırdı. Onun sesini Zerda camdan dışarı bakıyordu. Babasıyla konuştuğunda adamın gözleri cama doğru dönmüştü. Zerda geri çekilirken üşüdüğünü hissetti. O nasıl bir bakmaktı. Şiyar'ın adamları her yerde onu arıyordu.

Şiwan başka bir aşirete sığınmıştı. Ferzan Lerxan aşiretin liderine gidip yardım istemişti. Hevin'in gözyaşları dinmiyordu. "Bizi yaşatmazlar." dediğinde gözleri kadına bakmıştı. "Seni istemeye gelsem ailen vermez" dedi. Derin bir nefes almıştı. Sevdiği kadını korumak için her şeyi göze almıştı.

Şiyar'ın adamları her yerde onları arıyordu. Ve ikisini de bulmuştu. Arabadan inerken öfkesi yeri göğü inletiyordu. Ferzan Lerxan ona döndü. "Şiyar dingonun ahırı sanırsın da destursuz girersin." diyerek bağırdı. "Buradalar değil mi?" diyerek sorduğunda yaşlı adam kimi sorduğunu anlamıştı. "He yanımdalar bana sığındılar." dediğinde gözleri öfkeyle bakmıştı. "Bacımı almaya geldim." dedi.

"Geç kaldın ağa imam nikahı kıyıldı." dediğinde Şiwan ona döndü. "Bunu siz istediniz kapına kadar çok kez geldim seni büyüğüm olarak gördüm." dediğinde başını salladı. "Bacımı sana vermedim öfkelendin kaçırdın değil." diyerek bağırdı. Silahını çıkardığında Hevin önüne geçmişti. "Ağabey yapma" dediğinde gözleri doldu. "Senin sevdiğin gibi bende sevdim." dedi.

"Şiyar bu işi biliyorsun değil töre gereği berdel olur." dediğinde gözleri öfkeden deliye döndü. "Hem sen bacına kıyacak mısın?" diyerek sordu. Genç adamın bakışları kardeşine dönmüştü. Üç kez havaya sıktığında, "Benim Hevin adında bacım yoktur." diyerek bağırdı. Mirvan çok geç gelmişti. Aşiretin toplanmasına az bir zaman kala Şiyar bütün heybetiyle inerken toplantıya girdi. Şirwan Ağa kimsenin yüzüne bile bakamıyordu. Yaşlı ağanın sesiyle herkes ona döndü. " Ağalar karar bellidir. Ama kan dökülmesin berdel olsun." dediğinde, "Ben bunların kızıyla evlenmem." diyerek bağırdı.

Mirvan ayağa kalktığında, "Bacım da sana meraklı değildir." dediğinde gözleri adama bakınca, "Bacına etmediğim eziyet kalmayacak ölmek için yalvaracak" diyerek bağırdı. "Geç dalganı sen geç bakalım Zerda sana neler edecek" dediğinde ne kadar itiraz etseler de berdel kararı çıkmıştı. Derin bir nefes alırken babasına bakıyordu. "O it konağa gelmeyecek baba kardeşim demem vururum." diyerek bağırdı. Onun sesini duyan Zerda gözyaşları içinde kalmıştı. "Ağabey" dedi.

Mirvan onun yüzüne bile bakmıyordu. Ne diyecekti ki tek kelime edemedi. "Ayşe Şiwan'ın ne kadar eşyası varsa topla." dediğinde üst kattaki odayı boşalttılar. Zerda babasına dönerken, "Baba etmedim de kabul etmedim de" diyerek ağladığında yaşlı adam gözyaşları içinde ağlarken, "Affet kızım." diyebildi. Gözyaşları sicim sicim akarken kapıdan içeri giren abisine öfkeyle bakmıştı. "Senin gibi zavallı biri abim olacağına keşke ölseydin. Hayatımı bitirdin ya dilerim gün yüzü görme." dedi.

"Zerdaa" dediğinde abisine ilk defa vurmuştu. "O lanet ağzına annemin adını alma sakın." dedi. Yanındaki kıza baktığında, "Hevin sen bu adamla olduğuna çok pişman olacaksın. Çünkü bu sevmeyi sevilmeyi hak etmiyor." dediğinde gözyaşları akmıştı. Çaresizce odasına girdiğinde sinir krizine girdi. "Dur orada sana bu konakta yer yok" dediğinde gözleri abisine bakıyordu. "Ağabey" diyerek bağırdı. "Defol git lan katil etme beni." dedi.

...

Şiyar'ın öfkesi konağı inletti. "Hevin bu konağa adım atmayacak benim onun gibi bacım yoktur." dediğinde gözleri annesine kaydığında, "Hazırlık yap ana düğün olacak Zerda gelinin oldu." diyerek bağırdı. Fatma hanım giden oğlunun arkasından bakıyordu. "O kız geldiğine pişman olacak bu oğlan ona cehennemi yaşatacak" dediğinde onun için üzülmüştü. Aslı annesine bakmıştı. "Ana onu nasıl koruyacağız kızın sevdiği vardı. Acısını yaşamadan abimle evlenmek zorunda kaldı." dediğinde gözleri kızına döndü. "Ah talihsiz yavrum benim." dedi.

Zerda'nın düğün yapmayacağını biliyordu. Gelinlik falanda istemezdi. Şiyar odasında onun fotoğrafına bakıp, "Sonunda bitti kavuşuyoruz." demişti. Ama onun bilmediği bir şey vardı ki Zerda onu hiçbir zaman sevmeyecekti. Zerda gözyaşları içinde ağlamıştı. Leyal onun yanına gidip sarılırken, "Zerda gülüm etme kendini harap ettin." dedi.

"Yenge nasıl dayanırım buna sevdiğim adamın acısını yaşamadan berdele kurban ettiler. Benim yüreğim cayır cayır yanarken onun karısı mı olacağım. Doğduğum günden beri bana etmediği kalmadı. Şimdi de benim hayatımı çalıyor."dediğinde yengesi sessiz kalmıştı." yarın onları arıyorsun ben düğün falan istemem canım bu kadar yanarken gelinlik giymem. "dedi. Leyal başını salladığında odadan çıkarken kocası ona bakmıştı." Nasıl durumu? "diyerek sordu.

" Nasıl olsun hala ağlıyor. Şiwan onun hayatını mahvetti. Yarın telefon edeceksin düğün falan istemiyor. "dediğinde başını salladı. Sevdiği adamın fotoğrafına bakıp," Affet beni engel olamadım sen olsaydın buna müsaade etmezdin. " Gözyaşları akarken ona bu hayatı reva görenlere hesabını soracağına dair yemin etmişti. Yatağına uzandığında fotoğrafına sarılıp uyumuştu.

Şiwan tekrar konağa gelirken korumalar onun içeri girmesine izin vermiyordu." Çekilsene lan "diyerek bağırdı." Kusura bakma Mirvan Ağamın kesin emri var. "dedi. Derin bir nefes alırken babasının sesini duydu." Hangi yüzle geliyorsun kardeşinin hayatını mahvettin. "dediğinde gözleri ona dönerken," Baba sevdim istemeye gittik vermediler. "dedi.

" Bilerek yapıyorsun değil mi? "abisinin sesiyle ona baktı." Ağabey "dedi. Mirvan eliyle susması için işaret etmişti." Zerda doğduğunda annem vefat etti. Zaten hamile olduğunu söylediği zaman da sevmedin ki anneme onu koruyacağım dair söz verdim. Ama sen her fırsatta onu yaraladın. "dedi. Şiwan öfkeyle bağırdığında," Annem onun yüzünden ölmedi mi? O doğmasaydı annem yaşıyor olacaktı. Ondan nefret ediyorum anladın mı? "dediğinde babası ona tokat atmıştı." Senin bu konakta işin yok kendi başın çaresine bakacaksın. "dedi.

Şaşkınca bakarken," Ama düğün olmayacak mı? "diyerek sorduğunda cıkladı." Olmayacak "dediğinde genç adam bakışları öfkeden kıpkırmızı olmuştu. Konaktan çıktığında derin bir nefes almıştı. Zerda abisinin nefretini kinini duymuştu.

....

Sabahın güneşi yeniden doğmuştu. Şiyar toplantı için hazırlık yaparken odasından çıktığında annesine bakmıştı. "Ana bugün gidin alışveriş yapın." dedi. Fatma hanım ona baktı. "Alışveriş olmayacak oğlum." dediğinde kaşını kaldırdı. "Sebep ne?" diyerek sordu. "Zerda düğün istemiyor." dediğinde gözleri öfkeyle bakmıştı. "Ne demek istemiyor ana." diyerek bağırdı. Aslı karşısına geçip, " Az insaf et Ağabey kızın sevdiği daha dün şehit olmuş üstüne berdele kurban oldu." dedi.

Gözlerini kapatıp geri açtığında, "Düğünsüz alayım öyle mi?" diyerek sordu. "Gelinlik de istemiyor." dediğinde gerçekten sabrı tükenmişti. Bir hışımla çıkarken kapıdan çıkan kadına bakmıştı. Zerda sevdiği adamın mezarına gitmek için çıkmıştı. Onun peşinden giderken nereye gittiğini merak ediyordu. Zerda'nın aracı mezarın önünde durunca araçtan indiğinde Şiyar arkasından hareket etti. Bir mezarın önünde durdu. Sevdiği adamın mezarını okşadı.

"Neden?" diyerek sordu. Cevap alamayacağını bile bile, "Neden beni yalnız başıma bıraktın. Sana gitme dedim bana sözün vardı." demişti. Gözyaşları akarken, "Sana sözüm olsun sevgilim onu asla sevmeyeceğim benim kalbimde her zaman sen olacaksın." dedi. Şiyar duyduklarına inanmak istemedi. Zerda'nın onu sevmeyeceğini biliyordu. Bütün ümitleri tek tek yıkılmıştı. Zerda ona bakan adama dönmüştü.

"Gördün mü? Sevdiğim adamın acısını bile yaşayamadım sizin yüzünüzden canımı yaktınız bana reva gördüğünüz hayatı yaşamam. Hepsinin bedelini ağır ödeteceğim seni asla affetmeyeceğim bunu bil bu kalp attığı sürece kalbimde sadece sevdiğim olacak Şiyar Ağa" diyerek bağırdı. Onun söyledikleri genç adamı yaraladı...

Bölüm sonu..