Refah Otel’e geldiğimizde arabanın açılan kapısından ilk Cihan indi. Elini bana uzatınca geri çevirmedim. Çok sıkı olmayacak şekilde tutup dışarıya adımımı attım. ‘’Nazlıkanat arabada kalacak.’’ demişti ben sormadan. ‘’Yine mi terk edildim.’’ diyen tatlı robot kuşum uçarak arabaya geri girdi. Yapacak bir şey yoktu. Kurallar Cihan’a bağlıydı. Otelin içine girdiğimizde elimi kendi tutup çekerek kolumu koluna doladı. Buna da karşı çıkmayacaktım. Yaptığına uyum sağlayıp adımlarının hızına yetiştim. Çalışanlar görünce normalden daha fazla saygı gösteriyordu. Bu otelde düğünün yapıldığı otelden daha farklı bir hava vardı. Asansörlerin olduğu yere ilerledik. En üst katın düğmesine basmıştı. ‘’Silahlardan korkuyorsan seni odaya bırakayım ben gelene kadar bir şeyler içersin.’’ Sözleriyle güldü

