Eve çıktığımda o sinirle iki sürtüğü de evden kovmuştum. Banyoya girip soğuk bir duş aldıktan sonra kendime olan öfkemi atabilmek için tamirhaneye gittim. Ne kadar uğraşsam da yaptığım işe bir türlü adapte olamıyordum. Aklım sürekli Cherry’e kayıyordu. Onun üzgün bir şekilde bir yerlerde dolanıyor olması beni öfkelendiriyordu. Üzgün olmasının sebebi ben olduğum için kendime daha da öfkeleniyordum. Sonunda tamirhanedeki işi bırakıp oradan çıktım. Çocuklar işi yarım bırakmamı şaşkınlıkla karşılasalar da seslerini çıkartmadı. Pikapla yola çıktığımda Cherry’in en son Charlie’nin öğrenci evine gittiğini bilerek oraya sürdüm. Onu ne halde bulacağımı bilmiyordum ama kesinlikle Charlie’nin odasında bulmayı beklemiyordum. Özellikle Alice’in “Bu masum kız ayaklarını bırak kızım. Ben bu hikâyey

