Ne demişti o? Kar tanesi mi? Ne yani, Toprak bizim simgemizi şimdi hiç utanmadan başka bir kadında mı kullanıyordu. Duyduklarımı sindirmem ne kadar zamanımı alırdı bilemiyordum ama titreyen dudaklarım eşliğine gerisin geri oturdum. Yatağımın çarşaflarını sıkarken ilk kez ona karşı öfkeli hissediyordum. Benim için demiş olma ihtimali bile gelmiyordu içimden. Uzun zaman önce bırakmıştım umut etmeyi. Annemin kucağında ağlarken, annemin de ağlayışını gördüğümde bırakmıştım. Babamın, 'Artık o gelmeyecek!' diyerek kızdığı günde bırakmıştım. Derin bir nefes alıp yorganımın içine girdim ve gözlerimi kapadım. İki gün sonra üniversitem açılıyordu ve şu an tek önemsemem gereken şey, eğitimim olmalıydı. * "Evet anne." güldüm, boş bardağa portakal suyumu doldururken. "Orada aç sefil kalmıyorsun d

