✨️

2038 Kelimeler
Hava aydınlanmaya başlıyordu ,ama benim ayakta duracak halim yoktu,biraz yatağımda kaldım yine kafamdakı çılgın sorular beni rahat bırakmıyordu.Acaba Benjaminle o iki çoçuk arasındakı bağ ne kadar derindi.Birde gizli laboratuvarda deneylere maruz kalan o adam kimdi....? Lavobaya gittim ve elimi yüzümü yıkadım, aynadakı kadının suratına bakmaya utanıyordum.Eskiden cıvıl cıvıl olan kadın sanki şimdi 60 yaşında bir teyzeydi.Göz altı şişleri de onun uzun zamandır rüya görecek kadar uyumadığını söylüyordu.Yüzüme soğuk su vurursam biraz rahatlayacaktım .Ama 2 gün önceki rezil yemeği hatırladım.Pilan için bile olsa ben Benjaminle yakınlık kurmaya çalışıyordum.Acaba Nick beni öyle görseydi neler yapardı? Tabi Nick hafıza siliciden önceki haliyle Benjamini bakışlarıyla bile delme deşik yapardı.Ama hafıza siliciden sonrakı yabancı zaten beni umursamaz giderdi. Ceketimi aldım ,bahçede biraz dolaşmak için kendimi dışarı attım.Hava temiz ,etraf sessizdi,sadece hafif rüzgar vardı.Çoçukluğumdan bu güne kadar rüzgarı çok seviyordum, ardından gelecek yağmurun habercisiydi. Bahçe oldukca büyük ve farklı ağac türleriyle zengindi.Burda dolaşmak ve rüzgarla savrulan saçlarım ,beni kendime getiriyordu. Neden burdayım ,neden gitmiyorum ama nereye gidecektim ,ailem ablam yüzünden çok acı çekmişlerdi ,onların gözüne gözükmek için gücüm yoktu.Kiara desem onun da bana kırgın olduğunu biliyordum.Defnde olmamam ve sevdiğiim adamın katili ile aynı evde yaşamam herkese olduğu gibi ona da acı veriyordu.Ama onu da biliyordum ki canım arkadaşım asla beni suçlamayacak,içten içe beni anlaya biliyordu. Akşam yemekte her zaman olduğu gibi Benjamin de benim gibi çok sessizdi.Ben odama geçtiğimde kendimi iyi hiss etmemeğe başladım.Ne zaman yere düştüm bilmiyorum.Sanki biri benim ruhumu bedenimden çıkarmaya çalışıyordu. Benjamin kendi odasında dikkatlice raporları inceliyordu,yukarıdan gürültü seslerini duyunca hemen yerinden fırladı ve nerdiven basamaklarını hızla koşarak yukarı çıktı.Son zamanlar Rebekkanın her an değişen tavırları onu korkutuyordu.Kendine zarar vermesinden çok endişeleniyor,bu yüzden sürekli gözünü ondan ayırmıyordu. Etraf zifiri karanlık ve ben o karanlıkta bir işık arıyordum.Belki de pes etmeliydim ,tam olarak kendimi karanlığa bırakmalı ve onun beni tamamen yutmasına izin vermeliydim.Ama bu ses neden beni bırakmıyor,neden ben sanki hala birileri için çok önemliymişim hissi veriyor.Göz kapaklarım gözlerime düşman gibi , etrafa bakınmama izin vermiyordu .Yine de tam gücümü topladım ve sesin geldiği yöne baktım,karanlığın ortasında beyaz bir işık hayır hayır bu bir insandı .Onu daha iyi görmek için biraz daha yaklaştım , beyazlar içindeki insanı asla böyle görmek istemedim ve bunun olmaması içinde çok çabaladım. Tüm insanlar ölünce neden beyaz ışıklar içinde bu kadar temiz görünüyor,belki de dilime getiremediğim şey yüzünden,günahlar...... Ben asla günahlarımı temizleyemem .Çünkü insanlara çok kötülüğüm dokundu ve hiç bir iyilik, yaptıklarımı yok edemez. Bunu düşününce gözlerim bileğime gitti ,dövmemin sahibi tam karşımdaydı.O da bana doğru yaklaşıyordu,istemesem de gözüm Siya yı aradı,acaba şimdi onunla mı ,bir zamanlar ölüm bile bizi ayıramaz dediğim adam son dakikasında sevdiği kadınlaydı,keşkelerim vardı ,ama en büyük " keşke" Siyanın yerinde olmaktı. -Mutlumusun Rebekka ? Sana kaç kez ondan uzak dur dedim ,ama sen hep onun yanındaydın ,şimdiki gibi....... Ben onun yüzündeki üzüntüyü görünce daha da kalbime engel olamadım ....hıçkırıklar içinde ağlamaya başladım -hayır Nick böyle konuşma , peki sen ..... beni neden bıraktın ,ben sensiz her gün biraz daha ölüyorum görmüyormusun . -hhh yalan Onun üzüntü ve nefret dolu bakışlarla gülmesi kalbimi çok acıtıyordu -...ama ...fazla iyileşmiş gibisin O bunu söylerken sinirle gülüyordu ama gözleri üzgündü -sen Siyayı seçtin ,beni bıraktın -ben seçmedim Bunu o kadar emin şekilde söyleyince yüz ifadesi yumşamış,eski benim tanıdığım Nicklausa dönüşmüştü. -aşkımız üzerine yemin ederim ben bir tek seni sevdim ,ölünceye kadarda bu böyleydi ,beni sana mahrum bırakan şimdi senin yakınında ,bense sana çok uzaktayım ,bu çok acı -hayır lütfen Nick geri gel hayallerimizi gerçekleştiremeden gidemezsin,ben sensiz kalamam lütfen ... O tam karşımdaydı yanaklarına dökülen yaşları almak istedim ama o benim elimi havada tuttu ve dudaklarına götürdü.Avucuma dokunan soğuk dudakları beni daha da üzüyordu. Benim ağladığımı fark etmiş olmalı elini yüzüme götürdü. -Üzülme ....sevgilim,ben sana senden de yakınım. O sırada ateşler içinde yatağında olan Rebekkayı Benjamin kendini getirmeğe çalışıyordu. -Rozali hemen doktoru ara ,söyle buraya gelsin Rozali odadan çıkınca , kendini tutamayan adam dizleri üste çöktü ,elini kızın saçlarına götürdü -Rebeka sen güçlüsün ,lütfen ayıl artık ,pes etme biz sonunda mutlu olucağız , sevgilim affet beni , biliyorum sana çok çektirdim ,Ama o hakkı sana vermiyorum.... duydun mu beni bırakıp gidemezsin . " Nick o zaman ben artık seni bırakmayacağım ,burda kalmama izin ver,hiç ayrılmayalım" Bunu söylerken elime sıcak bir şeylerin aktığını hiss ediyordum ,ama elimde birşey yoktu. Rozali koşarak doktorun geldiğini Benjamine haber verdi.O sırada adam ilk kez bu kadar aciz ve çaresiz gözlerle Rebekkanın elini sımsıkı tutmuş ,gözlerinden yaşların Rebekkanın eline akmasına izin vermişti,sanki bununla kızdan aff diliyordu. Rozalinin ayak sesleriyle ayağa kalktı . Doktor bir kaç saniye sonra serumu Rebekkanın iyne ve ilaçlardan morarmış kolundakı damara taktı ve Benjamine döndü -size geçen defa dediklerimi hatırlamanızı istiyorum Kızı stres ve sinirlenme gibi duruma yol açıcak olaylardan uzak tutmalı olduğunuzu söylemiştim,üstelik ilaçların da fazla kullanılması yan etki olarak onun için ne kadar ağır hafıza kaybına neden olduğunu da bildirmiştim.Tekrar diyorum bence artık ilaçları dayandıralım geçmişi biran önce unutmasını istediğinizi biliyorum,ama böyle devam ederseniz kızı tamamen kayb edeceksiniz Doktorun söylediklerini sanki ilk kez duyuyormuş gibi Benjamin hızla odadan çıktı.Dışarıda yağan yağmur onun içindeki fırtınanın yanında hiç birşeydi. Daha ne kadar insanlar senin yüzünden üzülecek. Parmaklarını saçlarını götürdü . Kafasını tüm düşüncelerden arındırdıktan sonra Benjamin içeri geldi. -doktor Rebekkayı yarın erkenden hastaneye götürelim.Sizin gözetiminizde tüm analizleri yapılsın,eskiden söylediğim ,ona vermeniz için zorladığım tüm ilaçları dayandırın.Bilmek istiyorum Rebekkanın nesi var ve ben ....,ben ona ne kadar zarar verdim. -siz eminmisiniz yani sonra bana ilaçlar yüzünden kızmazsınız değil mi? -hayır artık ben gerçekten Rebekka için iyi bir şey yapmak istiyorum _________ Bay Reynold odasında mı ? - evet dinleniyor -güzel ,güzel Adam tüm dişlerini gösterecek şekilde kocaman gülümsedi. -efendim nasılsınız ,size iyi haberler getirdim umarım duyduklarınızdan sonra iyileşirsiniz -ne ? Yine ne duydun da buralara kadar geldin ? uzatmada söyle artık -bilin bakalım bu hastanede sizden başka kim var? Tamam bana öyle sıkıcı suratla bakmasanıza söylüyorum, Benjamin ve Rebekka , hemşireden aldığım duyurulara göre Rebekka dün gece hastalanmış ,Benjamin de onu kendi doktoruna getirmiş. -gerçekten mi? O zaman bizim birşeyler yapmamız lazım. Yazık!! O kızda Benjamin yüzünden çok çekti. Leon ne düşünüyorsun o kıza bazı gerçekleri açıklamalımıyız ? Ama hangisinden başlamalıyız bilmiyorum -bilmiyorum efendim , bütün olanlar Nicklaustan sonra kıza son darbe olmaz mı? -hayır bence tam aksine Benjaminin arkamızdan güldüğü yeter,bırakalım Rebekka öğrendiği gerçeklerle son darbeyi kendisi vursun .Sen öncelikle Nicklausun dosyasını götür . -Ama efendim Benjamin... demediniz mi ,o zaman hikayeyi ortadan okumuş olmaz mı ? -Leon " değer nedir?" bilirmisin,birşeyi ne kadar çok sever ve önemsersen o daha çok değerli olur ,kayb etmemek için çalışırsın,şimdi Nicklaus Rebekka için çok değerliydi tabi onun geçmişini bilmek Rebekka için daha değerli olacaktır .Eminim biz Benjamini yalnız Rebakkayı devreye sokarsak durdururuz yoksa ellerimizle büyüttüğümüz canavar bizi de harcayacak. Gözlerimi açtığımda hastanedeydim ,artık böyle durumlara hiç şaşırmıyordum o kadar ilaç ve uyuşturucudan sonra bedenim ve aklım artık beni dinlemiyordu. İlk hafıza siliciden çıktığımda Benjamin sürekli bana ilaçlar gönderirdi ,bu benim dövüş öncesi aldığım ve darbelere karşı daha dirençli olmamı sağlayan uyuşturucu tip ilaçlardı Doktor yine bazı sorular sonrası odamı terk etti ve ben derin nefes aldım ,asla hastane ve beyaz elbiseli insanları sevmiyordum bana hafıza kaybı yaşadığım günleri hatırlatıyordu. Başımı yastığa koydum ,biraz sonra tekrar yatağımda oturdum. Merak hissi beni tamamen ele geçirmişti. Merak ettiğim şey doktorun az önce yandakı küçük çekmecede unuttuğu dosyaydı. Yorgun ve bitkin olmama rağmen dosyaya doğru uzandım ve ilk sayfaya göz gezdirdim ve beklediğim şey değildi bu yani bana ait değil de , mezarlıktakı küçük odada bulduğum 86 numaralı hastanın geçmişini gösteriyordu. İsimi sadece K.R olarak geçen ,hastanın geçmişi ve yaşadığı olaylarla ilgili kayıtlar vardı. "KR - 26 yaşında nişanlısı Jenifer A ile işten eve giderken XXXXXXX numaralı aracın direksiyonunu kayb etmesi ve onlara çarpması sonucu hem araçtakı,hem de iki kişi ağır yaralanmıştır.Malasef K.R şahsın nişanlısı iç kanama yüzünden o günün akşamı Bilim ve yaşam hastanesinde hayatını kayb etmiştir.Araç sahibi Nick Robinsin kanında çok fazla uyuşturucu bulunmuştur.Hasta bir hafta sonra yaşamını yitirmişti.Ama bundan bir kaç saat önce organları diğer hastaya bağışlanmıştır. Araç kazasını atlatan hasta 28 emeliyyat sonrası 1 yıl sonra hastaneden taburcu olmuştur. Emeliyat sıralaması Akciğer,böbrek , gözün kornea tabakasının nakli ,7 defa sağ kol kas ve 13 defa sol bacak kemik nakli . Hasta hipokampus hasarı yüzünden geçmişini ve yakınlarını hatırlamıyor .Kendi özgür iradesiyle Whitecity özel spor salonunda hoca olarak çalışmaya başlamış,hatırlamasa bile ona aktarılan bilgilerle anne ve babasının olduğunu biliyordu ve tüm paralarının oğlunun iyileşmesine harcayan ailenin zor zamanlardan geçtiğini öğrendiği için özel dövüş turnuvasına katılarak kendini kanıtlamıştır.Kısa sürede yıldız olarak Benjaminin özel takımının kaptanı olmuştur. İşte o an nasıl oldu bilmiyorum ama göz yaşlarımın yanaklarımdan aktığına engel olamadım.Bir yandan yıkılan hayallerim ,hala çocukluk arkadaşımın Nickin Benjamin olması için içten içe dua ederken ,onun ölüm raporunun elimde olması ve onun kötü ölümü ,organlarının bağışlanması bir yandan hiç tanımadığım birinin yaşadığı acıklı olay ,bu nasıl bir hayat adam bir kaza yüzünden sevdiği kadını ve en önemli şeyi onunla ve ailesiyle ilgili en özel hatıraları kayb etmiş olması.Ya Nick acaba o gün neden o kadar uyuşturucu kullanmış ve o kaza, o gün neler yaşandı ,şimdi gerçekten bunu öğrenmek istiyordum . Dosyanı tam kapatacaktım ki ,yatağımın üstüne içinden küçük bir not düştü "Eminim soruların var ,cevabı Lastven şehri Elinos otel oda numarası 201-de bulacaksın ." Aniden kapı açıldı ve Benjamin üzgün bakışlarla içeri girdi. -şimdi iyimisin ? Neden kendine dikkat etmiyorsun..... Ben o an elimdeki küçük notu saklasam bile dosyayı saklayamadım ve onun fark etmemesi için dua ederek dosyayı sessizce masaya bıraktım . Ama o bunu gözden kaçırmadı ve yanımdan geçerek ,dosyayı hızlıca eline aldı. -bu ne? Ben yine de son şansımı kullanarak konuştum -Neden bahs ettiğini anlamıyorum eğer bu dosyayı diyorsan onu az önce gelen doktor unutmuş olmalı -içinde ne olduğunu ,kime ait olduğunu biliyormusun? -nerden bile bilirim ki ,burası hastane ve binlerce hasta var sonuçta diyerek konuyu kapatmaya çalıştım. -haklısın ,benim ki de soru.... Ben onu bu kadar çabuk ikna ettiğime şaşırdım,ama hafiften rahatladım . Onun gülümsemesi bir anda kayb oldu öfkeli gözlerle bana yaklaştı. -benim buna inanmamı beklemiyorsun değil mi?! İşte o an bende ciddileştim -madem kartları açıyoruz,tam açalım ,Benjamin söylesene... bakışlarımı dosyaya götürdüm -neden ben bu hikayenin iki kahramanının da seninle bir bağı olduğunu düşünüyorum. -bence böyle düşüncelerle o güzel beynini yorma ,hem ben kirli işleri bıraktım, o olaylar geçmişte kalmadı mı ? Nicklaus gibi onu da geçmişin tozlu sayfalarına gömmedik mi? O bunu söylediği an benim gözlerimin içine baktı ,bunu beni yaralamak için mi söyledi, yoksa.....yok o bunu gerçekten beni incitecek şekilde söyledi bunu onun ateş kıvılcımı saçan gözlerinde gördüm .Ama o değil miydi Nicklausun adını anma söyleyen,ne oldu o zaman o yaşıyordu bu yüzden mi izin vermiyordu bunu düşündüğüm an boğazımda birşeyler düğümlendi ben gerçektende ebeveynlerini kayb eden bir çoçuk gibi Nicklaustan sonra yetim ve öksüzdüm.Aslında belki ailemin yanına gitmeliydim,ama ya onların da sonu Nicklaus gibi olursa, hayır Rebeka kendini topla kendi sorununu kendin çözmelisin . O elindeki dosyayı aldığı gibi kapıya doğru gitti ama benim sözüm onu durdurdu. -söylesene onun sonu nasıl oldu,yani hayatı mahv olmuş o adamın hayatını oyununa sokarak daha fazla ne kadar zorlaştırdın? -ölenlerin arkasından konuşman ,bir şeyleri sorgulaman boş ve anlamsız O yine adım atacaktı ki masadakı ilaç kutusunu ona fırlattım -o benim rakibim oldu mu ,yani onu ben mi öldürdüm -öldürdün desem ne yapacaksın,bu gün dinlen,iyi değilsin çünkü O kapının desteğini çekti ve kapı açıldı -Nicklaus ....o Nicklaustu değil mi? -dedim ya sen artık saçmalıyorsun Kapı kapandı -AŞAĞLIK PİSLİK KEŞKE SEN ÖLSEYDİN O GÜN!!!! Ama benim bağırmam boşunaydı o çoktan gitmişti. Akşam tuhaf bir müzik sesine uykudan uyandım,hala hastanede olduğumu anlamam bir kaç saniyemi aldı.Etrafa bakındım ,müzik odamdan değil sanki diğer odadan geliyordu.Üstten birşeyler giydiğim gibi odamdan çıktım müzik sesinin olduğu odaya doğru gitmeğe başladım. Bir kaç saat önce..... Benjamin saatlerdi elindeki dosyayı okuyordu, tekrar ve tekrar,sanki bunu gönderene ait bir ipucu bulmaya çalışıyordu.Tam herşey yoluna girmişken ,kim onun işine çomak sokmaya çalışıyordu ve neden.?! .Geçmiş bir türlü neden onun peşini bırakmıyordu?! Ben bu olayın tekrar gün yüzüne çıkmasını istemezken biri Rebekkaya bazı şeyleri açıklamak için çok israr ediyordu,belki Rebekka gerçekleri öğrenirse onunla asla konuşmaz ya da tamamen onun hayatını sonlandırmayı başara bilirdi. Aniden gelen telefon araması Benjamini kendine getirdi. -senin gerçek yüzünü görmesine çok az kaldı....tik tak ....tik tak ..tiiik....taakkk Daha ağzımı açmadan telefon kapandı hemen hastaneyi aradım adamların Rebekkanın odasında olmadığını söyleyince , bütün dünyam karardı sanki,yerimden koşarak evden dışarı çıktım.Arabayı kendim kullanarak hızlıca hastanaye vardım.
Yeni kullanıcılar için ücretsiz okuma
Uygulamayı indirmek için tara
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Yazar
  • chap_listİçindekiler
  • likeEKLE