bölüm 2 Paris'teki teklif

394 Kelimeler
İstanbul’da geçen o gece, Arya’nın hayatında sadece bir seks deneyimi değil; bir kırılma anıydı. Rafael'in yatağından çıkarken artık başka bir kadındı. Ne daha güçlü, ne daha zayıf. Sadece daha gerçek. Ertesi sabah... Arya, çarşaflara sarınmış halde pencereden dışarı bakarken Rafael sessizce içeri girdi. Elinde tek bir belge vardı. Yüzünde alışıldık o ifadesizlik, ama gözlerinde… dikkatle gizlenmiş bir sınama vardı. > “Bunu imzala,” dedi. “Paris'e gidiyoruz.” Arya, belgeye baktı. İlk sayfada yalnızca bir başlık vardı: "Operasyon: Vitrine" Altta ise küçük bir not: > “Bu yolculuk iş değildir. Teslimiyettir. Ve bazen, en karanlık arzular; en şık vitrinlerde satılır.” --- Üç gün sonra / Paris – Saint-Honoré Caddesi Arya, altın zincirli saten elbisesiyle Paris gecelerinde ilerlerken, her adımında iç çamaşırının yokluğunu hatırlıyordu. Bu, Rafael’in talebiydi. > “Kadın kontrolü, çıplakken de koruyorsa; gerçek güç ondadır,” demişti. Lüks bir binanın asansörü, kırmızı kartla açıldı. İçeride loş ışıklar, kristal avizeler ve sessizlik vardı. Kapıdan içeri girdiklerinde, bir başka kadın onlara eşlik etti. Lila. Kırmızı ruj, siyah diz üstü çorap, ve çelik gibi bakışlar. > “Demek bu, senin Arya’n,” dedi Lila, Rafael’e dönerek. “Paris’te kadınlar sadık değildir Rafael. Onu vitrine koyarsan, herkes satın almak ister.” “Ama kimse ödeyemez.” dedi Rafael, Arya’nın beline kolunu dolayarak. --- Mekân: Maison de l’Ombre (Gölgenin Evi) Gizli bir fantezi kulübü. İçeride herkes maskeli. Bazıları seyreder, bazıları sahneye çıkar. Ama hepsi bir kurala uyar: “İzin yoksa dokunamazsın.” Rafael, Arya’yı camdan bir odaya götürdü. Oda içerden görünür, dışardan sadece siluet verir. Arya’ya tek bir şey söyledi: > “Bugün sana dokunmayacağım. Ama herkes seni izleyecek. Ve sen yalnızca bana ait olduğunu göstereceksin.” --- Oda karardı. Arya tek başına, sadece iç çamaşırıyla sahnede kaldı. Dışarıda onlarca maskeli göz vardı. Kadınlar, erkekler, çiftler… Hepsi camın ardındaydı. Ve Rafael… tam karşıda, kadehini tutuyordu. Arya, önce ayakta durdu. Sonra yere çöktü. Dizlerini açtı. İki parmağını ağzına götürdü, ıslattı, sonra iç çamaşırının altına kaydırdı. Tüm dünya sustu. --- > “Bedenini göster ama ruhunu sakla,” diye fısıldamıştı Rafael daha önce. Şimdi Arya, parmaklarını içeride yavaşça hareket ettirirken… herkes nefesini tutmuştu. Gözleri Rafael’deydi. Sadece onun için dokunuyordu kendine. Sadece onun için inliyordu. Ve tüm bu izleyici kalabalığının içinde... Arya ilk defa izlenmenin zevkini keşfetti. Parmaklarıyla boşalırken, dudaklarından çıkan tek kelime şuydu: > “Rafael...” Rafael içkisini yudumladı, gülümsedi. Ve dışarıdaki herkes onun kadınına bakıp kıskandı.
Yeni kullanıcılar için ücretsiz okuma
Uygulamayı indirmek için tara
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Yazar
  • chap_listİçindekiler
  • likeEKLE