Hemşireler, Defne’yi özel odasına taşımak için geldiklerinde Baran henüz ortalıkta yoktu. Sessizce hazırlıklarını tamamladılar. Birinin uzattığı ince battaniyeyle Defne'nin omuzlarını örttüler, ardından sedyeyi dikkatle hareket ettirip onu yeni odasına götürdüler. Defne, gözlerini tavana dikmiş halde sedyede uzanırken, bulunduğu yerin yabancı kokusu ciğerlerine doluyordu. Tekerleklerin çıkardığı yumuşak ses, zengin ve sessiz koridorda yankılanıyordu. Burası Dubai’de, sadece üst düzey devlet adamlarının ve diplomatların kabul edildiği özel bir hastaneydi. Güvenlik üst düzeydeydi. Lüks, sadeliğin ardına gizlenmişti. Sedye yavaşça durduğunda, hemşirelerden biri kapıyı nazikçe açtı. İçeriye süzülen hafif vanilya kokusu Defne’nin başını döndürdü. Odaya ilk girdiğinde gördüğü manzara karşısınd

