KUMA

BAHTSIZ KİZLAR

Fatma

annesiyle tek katlı iki göz odada yaşayan genç bir kız ....henüz 18 yaşında lise son öğrencisi ,annesi babasının tüm itirazlarına rağmen liseye gitmesini sağlamıştı.minnettardi...okuyup mesleğini eline aldığında annesini kraliçeler gibi yasatacakti.Annesi ve babası ayrıydı babası başka bir kadın için annesini terk etmiş ve gitmişti .Annesi tarlalarda tütün ekip dizerek geçimlerini sağlardı .O haliyle yinede fatma dan yardım istemez oku kendini kurtar derdi .

Esmer 1.65 boyunda ela gözlü hafif etine dolgun sıradan ama alımlı bir kızdı ,işi gücü kitap okumak ders çalışmaktı .Çok başarılıydı ,dersane sınavlarına girip ücretsiz dersaneye gitme hakkı kazanmıştı ,üniversiteden çok umutluydu .Hayali matematik öğretmeni olmaktı , sayısal zekası yüksekti.

Çok aktif sosyal bir kız değildi ama içine kapanık da değildi ,ortamına göre hareket etmeyi sever ince esprili bilgili ve terbiyeliydi .Annesi çok gurur duyardı .Okula giderken arkasından bakıp duygulandırdı,dua ederdi kendisini bu bok çukurundan kurtarsın diye

İki ablasını babası zorla evlendirdiği günden beri annesi Fatma için gelmesin diye dualar etti bunca sene ,iki kızı kendi gibi yokluk içinde büyüklü ailelerin yanında gelinlik yapmaya çalışıyordu.

Fatma okumuştu kendini de kanıtladı ,taktirsiz karne getirmedi hiç eve .

Fatma bir sabah okula giderken yürüdüğü yolda sabahın sekizinde lux siyah bir araba gördü .Yanından yavaşça geçti gitti içine bakmadı ,baksa da göremezdi çünkü camları siyahtı.

Birgün babası geldi ve Fatma yi markete gönderdi .annesi huzursuzdu .ne konuştuklarını öğrenemedi ama annesi seccade de ağlayıp duruyordu Kaç kez konusmaya yeltendi ama annesi üzülmesin diye kıyamadı.

okula gitmek için 3 araba değiştiriyordu ve okulun bitmesine iki ay kalmıştı .Sınav gelip çattı diye çok heyecanlıydı.Artik bu köyden kurtulacak ve özgürlüğün tadına varacaktı.

annesi gönderirim ben kızımı demişti,cok güveniyordu ona .

Aradan geçen zaman evlerinde yada hayatında bir değişiklik yaratmadı ta ki o gün okuldan döndüğünde kapılarının onunde geçen gördüğü siyah arabayı görene kadar.Eve geldiğinde kapının önünde bir adam oturuyordu .Elinde bir bardak çay vardı ,içeriden annesinin ağlama sesi geliyordu .

Babasının sesini duydu " sen konusmazsan ben konuşurum nerde kaldı o " diyordu

Kapıda oturan adam hafif kafasını çevirdi onu görünce yüzünde belli belirsiz bir gülümseme oldu .Uzun boylu siyah takım elbiseli iri yarı bir adamdı ,hafif saçları seyrelmis ama kel değildi .40 yaşlarında vardı muhtemelen .

Fatma adamın yanına kadar geldi

" anne ben geldim " dedi

Ve içeri girdi nedense bu adamdan hoslanmamisti ve hiç hoşgeldiniz deme gereği duymadı .Aslında saygılıdır normalde .

Babası annesinin yanında oturmuş kadincağizi ağlatiyordu yine .

" ne oldu anne niye ağlıyorsun"

babası hemen girdi lafa

" sana görücü var evlendireceğiz seni mutlu ondan ağlıyor "dedi

Fatma başkalarından bahsediyor gibi üstüne hiç alınmadı ,sanki babalık yapmıştı da onun sözünü dinleyecekti.

"üzülme anne evlenmeyeceğim ben" dedi

babası hiddet le ayağa kalktı ve annesine dönerek

" bunu sen şımartın ama ben sorarım size " dedi kapının arkasında duran el süpürgesi ne uzandı ve küfür etti .

tam o sırada kapı tıkladı.

Ve dışarıdaki adamdı galiba konuşan

" Osman bey sakın düşündüğümü yapma " dedi

Babası yumruklarını sıktı ben size sorarım der gibi süpürgeyi yere fırlattı

Annesine dönüp

" üç gün sonra geleceğim hallet bu işi " dedi

ve çıktı kapıdan

Dışarıdan sesleri geliyordu

" kılına dokunmayacaksın güzellikle olacak bu iş "

" tamam Faruk bey söz güzellikle olacak "

Arabanın çalışma sesi duyuldu ve gittiler .

" anne kim bu adam ne istiyor kimle evelenecekmişim ben "

" kızım seni yolda görmüş beğenmiş kendine istiyor kart zampara çocuğu olsa sen le yaşıt olurdu ama çocuğu yokmuş ."

" eee yapsın ozaman benden ne istiyor kendine göre birini bulamamişmi "

" ahh benim bahtsız kızım oku diye kendimi parçaladım ama olmadı o mendebur baban yaptı yine yapacağını.Sormus soruşturmuş babana ulaşmış istemiş seni oda söz vermiş biraz da para almış "

" neee evlenmem ben anne ben üniversite ye gideceğim bak şurda nekadar kaldı sınava "

" kızım ne diyeyim olmaz dedim kiyametleri kopardım ama anlamıyor işte "

evlenmem anne ölürüm de evlenmem "

" kızım bende istemiyorum evlenmeni ben seni bugünler için mi büyüttüm hemde evli " dedi ve sustu Fatma anlamadı ama üstelemedi de ağlayarak yattı yatağına .

Sabah kalktı yine okula gitti ,okulu ve arkadaşlarını çok seviyordu .hatta sınıfta serhat diye bir çocuk vardı hoşlanıyordu ondan birlikte ders çalışırlardı .Elleri titrerdi onun yanında .

Yine bahçede ellerinde kitapları ile soru çözerlerken serhat onu bahçe kapısına doğru çağırdı .Kalem almak için bakkala gideceğini onunda gelmesini istedi .Kitaplarını arkadaşına bırakıp onunla gitmek için dışarı çıktı ,sohpet ederek ve gülerek girdiler bakkala kalem

ve çikolata aldı serhat dışarı çıkınca çikolatayı alıp açtı ucundan ısırdı ve kalanını Fatma ya uzattı .

Fatma gülümsedi ve çikolatayı aldı tam ısıracakken yanından son hızla geçen siyah arabayı görünce az daha boğuluyor du.

Serhat sırtına vurdu ne oldu ne oldu diye sarsti .

" iyiyim hadi okula gidelim " dedi

Okul bitince çantasını topladı ,çıkışta serhat ve arkadaşları ile otobüse kadar yürürlerdi hep ama bu sefer yolunu değiştirdi ve kendi yürüdü .Tam hat dolmuşuna binecekken yine siyah arabayı gördü hızlıca bindi ve oturdu yerine ,o değildir inşallah diye dua etti .

dolmuştan inince ,minibüse binmek için durağa yürümeye başladı ,evet artık emindi o adam arabası ile onu takip ediyordu .Karşıdan karşıya geçti.tam arabanın yanından geçerken camına vurdu ve bekledi cam açılmadı ama

Eğildi ve camın dibine kadar gelince

" ne yaptığını sanıyorsun sen git kendine yaşıt birini bul beni rahat bırak pislik "

dedi ve koşarak minibüse bindi .

Eve gelene kadar arkasına baktı ama kimse yoktu .Eve geldi derslerini bitirdi yarin babası gelecekti .Ona yalvarıp evlenmeyeceğim diyecekti.

Babası geldi sabah ilk annesi konuştu ama adam Nuh diyor peygamber demiyordu ,Fatma dayanamadı ve çıktı odadan

" beni öldürsende evlenmeyeceğim ben " diye bağırdı

Babası güldü ve annesine doğru yürüdü saçlarından tuttuğu gibi önüne savurdu koskoca kadını ,ayaklarının önündeki kadına bakan Fatma ya

" sana dokunmam yasak olabilir ama onu öldürene kadar döverim sen ölmezsin ama ölür "

" evlenmiycem " dedi

adamın gözü döndü annesini okadar dövdü ki Fatma elinden almaya çalışsa da koskoca adama be yapabilirdi ki onu duvara savurmustu.

" tamam bırak ne olur bırak " diye yalvardı

babası

" tamam mı dedin sen " bıraktı annesini kadının ağzı yüzü kan içindeydi yine sessizce ağlıyordu.kafasini hayır diye salladı kızına ...