Ulaş anladım dercesine başını salladı. Kardeşini daha sıkı sardı kollarıyla aralarından rüzgarın dahi geçmesine müsaade etmiyordu resmen. ''Bu gece dükkan da kalırsın.’’ ‘’Sen?’’ ‘’Ben… ben çok kalamam yanında ama sabah erken yanına gelirim bir yol buluruz.'' ''O nasıl izin verdi sana?'' ''O? Ha babamız. ‘’ Başını ağır ağır salladıktan sonra konuşmaya başladı Ulaş ‘’İzin istemeyeceğimi biliyorsun. Tansiyonu yükseldi bende sadece o kötü olmasın diye bekledim başında hali haraptı.’’ ‘’Sormadı bile. Dinlemedi beni.’’ ‘’Zaten dinleseydi şimdi bu halde olmazdık.’’ ‘’İyi mi peki? Hakkımda konuştu mu hiç.’’ ‘’ Yok o da içeri girince kötü oldu. İlaçlarını verdim zar zor uyudu. Biraz zaman geçsin. Anlayacak hatasını emin ol.'' ''Sabaha kadar uyanmaz o zaman, benimle kal ne olur? Sana çok

