Dilan nefes nefese Ateş’in dudaklarından ayrıldı. Kafası yerde, yanakları kızarmış, utancından ne yapacağını şaşırmış bir haldeydi. Ateş az önce olanlar, gerçek miydi kafasındaydı. O da nefes nefese Dilan’a bakıyordu. Öpüşmenin şaşkınlığı ikini de vurmuştu. Ateş Dilan’ın çenesinden tutup, kafasını kaldırdı. Dilan Ateş’in gözlerine baktı. Bu gözlerde şimdi öyle bir arzu vardı ki, Dilan kesik bir nefes aldı. Ateş yeniden Dilan’ın dudakları üzerine, dudaklarını kapattı. Bu seferki öpüşmeleri daha bilinçli, daha güzeldi. Ateş fazla ileri gitmeden öpüşmeyi kesmek zorunda kaldı, yoksa hiç iyi şeyler olmayacaktı. Birbirlerinden ayrıldıklarında Dilan ellerini Ateş’in boynundan çekti ama Ateş’in bir eli halen Dilan’ın belindeydi. Ateş sesli bir gülücük bıraktı ve Dilan’ı otele doğru yönlendirdi. O

