EYLÜL Matteo iki arada kalmış gibi bana bir bakış atarken, ne olduysa o anda oldu. Sancak öfkeli bir şekilde bir silah haline getirdiği iki parmağını, Matteo'nun gözlerine geçirmek için hamle yaptı fakat Matteo başını geriye doğru çekip Sancak'a bir yumruk attı. Sancak da altta kalmadı. “Seni uyardım,” derken bir kafa geçirdi. "Karıma dokunan elini kırar, bakan gözünü oyarım. Şerefsiz oğlu şerefsiz!” Silahlar birbiri ardına patlamaya başladığı anda Sancak beni arkasına aldı. "Sikeyim böyle işi!" Olay çıkaran oydu fakat söylenen de oydu. Allah'ım ne çeşit bir manyağın eline düşmüştüm ben? Her şey saniyeler içinde olmuş, mekanın loş ışıkları kurşun sesleriyle birlikte bir anda kargaşanın içine gömülmüştü. İnsanlar bağırarak sağa sola kaçıyor, masalar devrilip şarap kadehleri yerlere

