EYLÜL Dudaklarımız birbirini keşfetmeye, Sancak'ın derin arzusu beni yutmaya niyetlenmişken keskin ve kulak tırmalayıcı bir alarm bütün binayı inletircesine ötmeye başladı. İlk anda kolları arasında donup kaldım. Sancak ile aramıza bir mesafe girince acı bir duman kokusu aldım. Sancak’ın yüzü bir saniyede değişti. O arzulu, ne istediğini bilen ifade kayboldu ve yerine çıldırmış gibi bir panik gözlerine yerleşti. Belimde elinin gücünü kemiklerimin arasında hissediyordum adeta. “Kokuyu alıyor musun?” derken gökkuşağına benzeyen gözleri, renklerini kaybetmiş gibiydi. Alarm kulaklarımı sağır ederken, bir an sadece ona baktım. Duman koridordan içeri süzülmeye başlamıştı bile. Kapının altından gri bir sis gibi yayılıyordu. Sancak bir saniye bile düşünmeden beni kendine çekti, kolunu omzu

