KALBİM SANA ÇATTI

2

Can sabahın en erken saatinde hastaneye gidip beklemeye başladı. Ev de duramamıştı bir türlü. Saatler geçmek bilmezken , soluğu odasında almıştı.

Şimdi ise gözü yolda Talha'nın gelişini bekliyordu. Sürekli beyninde yankılanan sözlere artık bir cevap bulmalıydı. O zaman fark edemediği şeyler şimdi aklından çıkmıyordu. Eğer gerçekten o kadın Eslem se . Talha'nın dediği gibi Tuna'ya mı aşıktı ?

Aklı karışmıştı ve sorularının cevapları Talha'daydı.

Can bir saat sonra Talha'nın odasına gitti. Bu gün geç kalmıştı ya da kendisi fazla erken gelmişti. Kapıyı çalmadan içeri girdiğin de Talha üzerini değiştiriyordu.

Üst tarafı çıplak olan genç adam gömleğini üzerine tuttu.

"Kapı çalma diye bir adet var Can haberin var mı " Can omuz silkti.

"Benden mi utanıyorsun bebeğim " diyerek kaşlarını kaldırdı.

"Evet bebeğim söz konusu olan namusum , bana göz mü koymaya niyetlendin "

"Siktir git Talha giyin üzerini bekliyorum " diyerek koltuğa oturdu. Talha Can'a dönüp gözlerini kıstı. Bu herifin sabah sabah dersi neydi böyle ?

"Oturduğun babanın koltuğu değil Can bey kalk masamdan. "

Can dirseklerini masaya dayadı.

"Hiç öyle bir niyetim yok "

Talha derin bir nefes alıp önlüğünün üstünü giyindi. Pantolonu nu da şu herif gittikten sonra değiştirebilirdi.

"Sabah sabah beni rüyanda mı gördün , hayrola ne bu surat "

Talha haklıydı. Birisini rüyasında görmüştü ama bu kesinlikle bu herif değildi. Daha güzel bir şeyle boğuşmuştu tüm gece rüyalarında.

Seksi kıvrımları olan, esmer bir bombayla.

"Dün yanında bir kadın varmış kimdi o akşam birlikte çıkmışsınız "

"Eski bir arkadaş da hayrola nerden çıktı bu soru şimdi " Can omuz silkti. Kalemlikten bir kalem alıp parmaklarının arasında döndürmeye başladı. Kafası karışıktı. Hiç anlayamadığı bir şekil de o kadını arzuluyordu.

Garip olan ise aynı dönem mezun olmalarına rağmen onu hiç fark etmemişti. Talha'nın da dediği gibi onun tanıdığı eslem -ki arkadaşları kızın görünüşüyle dalga geçerlerken duymuştu - yüz kilo civarında oldukça sıradan ve tombul bir kızdı.

" O eski arkadaşın Adı ne peki ? "

"Sana ne "

"Talha "

"Can " dedi Talha . "O kızdan uzak dur Can yoksa canını okurum "

Can ayağa kalktı. " Neden ? Yoksa Tuna'ya aşık olduğu için mi ? " Can hırsla konuşurken karşısında kahkahalarla gülen arkadaşına uyuz olmaya başlamıştı.

"Sen salak mısın Can ? Eslemle Tuna'nın arasında öyle bir ilişki olduğunu bile bile kızı buraya çağırır mıydım ? O kadar şerefsiz bir adam mıyım ben "

" Tuna'ya aşık diyen sendin " dedi tıslarcasına.

"Aşk bilmiyorum, belki eslem bir şeyler hissediyor olabilirdi ama hayır o da değil. " Omuz silkti." Onlarındaki daha çok abi kardeş ilişkisiydi .. Eslem dışlanırken sadece Tuna onunla sohbet ederdi. Bu sayede tanıdım ben de Eslemi "

"O zaman ne bok yemeye Tuna'nın ağzından sevgilimle başlayan mektup yazın be adam "

Talha arkadaşının gözlerinin tam içine baktı. Bu adam neden bunları soruyordu ki ? Kızı tanımıyordu bile. Aynı anda bir aydınlanma yaşadı. Yada tanıyordu ama hakkında bir şey bilmiyordu.

Gözler parlayan genç adam Can'ın sinirli yüz hatlarıyla daha da keyiflendi. Kendisine Tuna'dan sonra bir eğlence daha çıkmıştı anlaşılan.

"o işin gırgırıydı sen ciddiye aldıysan benim suçum ne ? "

*********

Eslem sabahın en erken saatinde evden çıkmış daha fazla rahatsızlık vermek istememişti. Gözlerini açtığında kollarını kendisine sarmış mışıl mışıl uyuyan bebeğini de Yaseminin kollarına bırakmıştı.

Taksiden indiğin de göğe yükselen apartmana özlemle baktı. Dördüncü katta oturuyordu . Babası tıp fakültesini kazandığın da almıştı bu evi. Şimdi ise sadece kendi odası temizlenecek duruyordu. Ki o işi de Defne'nin hallettiğine emindi.

Asansöre binip dördüncü kata çıktı. Kapının önüne geldiğin de , yılların hasretini çekti içine. Dile kolay altı yıl yaşamıştı bu evde. İyi kötü bir sürü anısı vardı. Sonrasında kaçmıştı.

Kaçabileceği en uzak ülkeye. Orada yapmıştı mesleğini.

Şimdi ise çıktığı gibi girmeyecekti kapıdan. Eli anahtarına gittiğinde vazgeçti. Zili çalacaktı. Eh Defne onu bu saatte uyandırdığı içi küfredecekse de gözünü karatmıştı bir kere.

Parmağını zilden çekmeden basmaya devam etti. Kapının ardındaki homurdanmaları sese rağmen duyuyordu.

Kapı açıldığında gördüklerine hiç şaşırmadı. Tek gözü açık diğeri kapalı bir Defne. Saçları kuş yuvasına dönmüş alt pijaması kıçından düşmek üzereydi. Bu kız ne zaman normal uyanmayı becerecekti ki ?

"Eslem " Defne cırlarken bir anda kollarını arkadaşına doladı.

"Kızın senin ne işin var burada ? " Dedi şaşkınlıkla .

"Ne demek ne işim var geleceğim dedim ya "

"tamam dedin de ben bu kadar erken beklemiyordum seni hem niye haber vermedin hava alanına karşılamaya gelirdim "

Evin içine girdiklerinde kedi gibi yanaştı Defneye. " Ben dün geldim bebeğim Talha bırakmadı , sabahta hasretine dayanamadım dayandım kapıya "

Defne gözlerini sonuna kadar açarken Eslem kendini koltuğun arkasına attı.

"Bittin kızım sen , dün geliyorsun ve önce o domuzun yanına gidiyorsun öyle mi ? Parçalara ayıracağım seni "

********

Eslem hastaneye geldiğin de tanıdığı kimseyi bulamadı. Ama karşısında daha iyisi vardı.

Aşık olduğu adam ...

Eslem rahatsız bir şekilde , Can'ın karşısında kıpırdandı .Bu adam kendisini gördüğünden beri fazla tuhaf bakıyordu. .Her ne kadar şaşkınlığı ve gözlerinde ki hayranlık hoşuna gitse de Eslem canla konuşmak sesini duymak istiyordu.. Yıllarca içinde büyüttüğü aşkı yüreğine bile fazla gelmeye başlamıştı .Hafif bir tebessümle" neden bana öyle bakıyorsun " diye sorup Can'ın mavinin en koyu olan gözlerine baktı..

"sadece senin Eslem olduğuna inanmaya çalışıyordum" ellerini yukarıya kaldırıp tekrar masanın üzerine bıraktı.

"özür dilerim" dedi mahcup

bir sesle

."önemli değil , bazen bende aynada kendimi gördüğüm de bu ben miyim diyorum ? senin şaşırman normal"

Can'ın gözleri Eslem'in hafifi tombul olan yüzünde , kalkık fındık burnunda ve dolgun dudaklarında dolaştı. Aşağılara inmeye cesaret dahi edemedi. Okuldayken yüzüne bile bakmadığı kız yıllar sonra karşısına Afrodit olmuş bir şekilde dönmüş , gözlerinde pırıltılarla kendisine bakıyordu.

"inan bana şuan şaşırmak benim için uygun bir kelime değil " Eslem sustu. Can'ın dudaklarından çıkan her kelimeyi özlemle içti. Sesini beynine , yüreğine kazırken gözlerini kapattığının farkında bile değildi. Göz kapakları havalandığında Can'ı önünde diz çökmüş bir şekilde buldu. Kendine yönelen hayranlık dolu bakışlar , yüreğinde ki özleme içine sığmayan sevdaya merhem oluyordu. .Rahatsız bir şekilde - ki kesinlikle rahatsız değildi, Can'ın kokusu tüm vücudunu sararken şuan tek isteği ona sarılmaktı- kıpırdanıp ayağa kalktı

."ben artık gitsem iyi olacak kahve için teşekkür ederim can" Elini genç adama uzatıp teninin tenine değmesiyle titredi. Acaba can anlamış mıydı? Ona karşı o kadar zayıftı ki ." rica ederim , belki tekrar bu defa bir yemekte bir şeyler içeriz ne dersin?" Genç kadın boğazında ki yumruyu heyecanla yutkunamaya çalışsa da gitmiyordu. Sesinin çıkacağından bile emin değildi artık" Kafasını" tamam" anlamında sallayıp odadan çıktı. Nerden bilecek tiki hayatının en güzel yemeği hayatının dönüm noktası olacağını ...

Yeniden başlamak hayata !

İşte belki de bu dünya da ki en büyük cesaret isteyen şeylerden biriydi. En baştan almak yaşamı .

Ben iki kere başlamıştım yeninden. İlki tıp fakültesini kazandığımdaydı. İkincisi ise ülkemden kaçtığım zamandı. Şimdi üçüncü başlangıcımı yaparken belki de ilk defa iliklerime kadar cesaret ve öz güven yüklüydüm. İlk ikisinde korkarken şimdi , kanımdaki tek şey cesaretti.

Tuna'nın mektubunu aldığım ilk gün aklımdaki tek şey oydu. Onu yeniden görmek. Beğenmesini istedim beni. İlk defa , onun gözünde istenilen bir kadın olmak istedim . Şimdi ise sadece bunun için üç ayım vardı önümde. Sadece gururumu okşamaktı niyetim . Şimdi ise onu canlı canlı derisini yüzmek e öpme arasında gidiyordum.

Neden ? Aklımda sadece bu soru vardı .. Neden ben ? Eğer zayıf bir çocuk olsaydım belki de bir çok arkadaşı olurdu. Ama ben şişkoydum. Dalga geçinilendim. Aşağılanandım. Ben bunlarla büyümüştüm ama hiçbir söz şimdiki kadar yakmamıştı canımı..

Sahi kaç gün geçmişti Türkiye'ye gelişimin üzerinden. Altı yada yedi gün olması gerekiyordu. Aklımda sadece o cümle dönerken beynim her şeye kapamıştı kendisini. Üç gün önce Tuna'yı görmeye gittiğim de çalındı sözler kulaklarıma. Ve Can'ı orada gördüm. Gözlerinde ki beğeniyi gördüm. Ve ilk defa bir erkeğin kendisini kısıtlamasından nefret ettim. Bana dokunmak istiyordu ve engelliyordu kendisini.

Şimdi üzerimde süper mini bir elbise ve alınacak bir adet intikamımla hayatımı değiştirecek o yemeği bekliyordum.

*********

Talha bedenini duvara yaslamış bir şekilde sırıtıyordu. Evet sırıtıyordu. Çünkü hiç eğlenmediği kadar eğleniyordu genç adam. Hastane hastane olmaktan vazgeçmiş , dedi kodu kazanı olmuştu.. Tuna'nın evlenmesi , geçirdiği hafıza kaybı ve Eslem'in Afrodit olarak geri dönmesi dedikoduları ayyuka çıkarmış kaynıyordu.. Can duvarda asılı olan aynanın karşısında son kez gömleğinin kollarını düzeltip kendisini inceledi.. Üzerinde siyah blazer ceket , siyah taba bir pantolon ve bedenini saran beyaz gömlekle oldukça şık görünüyordu..

"süslenmen bitti mi?" diyerek Can'a takıldı Talha.

"Bitti , hem sen niye buradasın işin gücün yok mu?" Can'ın azarlayan sesi üzerine daha da sırıtan Talha ıslık çalarak aynanın karşısına geçip saçlarını düzeltti.

"yok , test sonucu bekliyorum sonra çıkacağım , sen nereye gidiyorsun , yada şöyle soruyum bu sefer hangi güzelin koynuna gidiyorsun"

Can Talha'nın sözleriyle irkildi. Dudakları düz bir çizgi haline alırken , sadece sustu. Talha eslem'le bulaşacağını biliyor olabilir miydi? Eğer Eslem'le yemeğe gittiğini söylerse Talha asla izin vermezdi. Can'ın fazlasıyla geniş bir kadın yelpazesi vardı. Ve en uzun ilişkisi iki aydı. Bekarlığın tüm nimetlerinden faydalanırken , birkaç sene öncesine kadar "balina" olan bir kızın " Afrodit" olması kendi hatası değildi. Ya da kendisi öyle sanıyordu.

"sarışın bir bombayla " diye yalan attı..

"Bomba" odluğu konusunda kandırmamıştı en azından. Çünkü Eslem gördüğü en güzel esmer bir ateş parçasıydı.. Talha kısılı gözleriyle kendisinden gözlerini kaçıran Can'ın suratına baktı. Yalana bak! "sarışın bombaymış" Eğer bir saat önceye kadar Eslem'le konuşmamış olup Can'ın üzerinden yapacağı işkence denemelerini bilmeseydi kesinlikle bu yalana inanırdı..

"tamam , sen süslenmene devam et ben çıkıyorum eve geçicem , malum beni de evde sarışın bir bomba bekliyor " dedi duru bir sesle. Can ne zamandır tuttuğu nefesi dışarı verirken genç adam odadan çıktı..

Şimdiden sevgilisini çok özlemişti.

Odasına doğru yürürken içinde tuttuğu kahkahayı zar zor tutuyor , yarını iple çekiyordu .Özellikle Can'ın yüzünü görmek için her şeyi yapabilirdi.. Aptal herif! Bir dahaki sefere herkese açık bekleme odasında yatağa atacağı kızlardan konuşmazdı.

"senin ki bayram çocukları gibi giyinmiş , birazdan seni almak için çıkar hastaneden " Birkaç parmak hareketiyle mesajı esleme yollayıp odasına girdi Talha.

Eslem , koltuğun üzerinde ki çantasını da aldıktan sonra kapının önüne çıktı. Sinirden yerinde tepinmek istiyordu. Yada en iyisi bunu Can'ın üzerinde yapmaktı . Bir yanı deli gibi yanında geldiğinde çak tokatı diyorsa da diğer yanı bunu ona pişman et diyordu. Ki Eslem kararını ikinci şıktan yana kullanmıştı."pehh salak herif" deyip siyah montunu üzerine giydi.

Dün öğlen saatlerinde hastanede işe başladığını haber vermek için dinlenme odasına gitmiş ama can' telefondan konuşurken yakalamıştı. Başta dinlemek istemese de kendi adı geçince dinlemişti .Ne demişti beyefendi." Oğlum Eslemi görmen gerek , o balina Eslem gitmiş yerine Afrodit bir Eslem gelmiş , yarın akşam yemeğe gideceğiz , sonrası sadece yumuşacık bir yatakta ateşli bir kadın. "

Eslem daha fazlasını duymaya ihtiyaç duymadan oradan ayrıldı.

"oh , balina " demişti ya. Bu lakabı başka bir erkekten duysa canı yanmazdı ama sevdiği adam , bir tek sözüyle kalbini yerinden söküp üzerinde tepinmişti. Onu yatağa atmak istemesini bile sorun etmemişti. Zaten onunla bir olmak istemiyor muydu ? İstiyordu. Ama böyle değil. Bu sözlerden sonra asla.

O ilgilenilmek istiyordu. Özlenmek , sevilmek istiyordu. Can'ın gözlerindeki tek kadın kendisi olmak istiyordu. Ama Can bey bu hakkını birkaç cümleyle kaybetmişti.

Önünde duran beyaz spor arabaya , Can'ın inmesini beklemeden bindi.. Bu gece o sözlerin tüm hesabını sorma vaktiydi..

Can Eslem'e yaklaşıp dudağının kenarından öptü..

"çok güzel görünüyorsun" deyip gerçek bir hayranlıkla kızı süzdü.

"teşekkür ederim sende çok şıksın ben nereye gideceğimiz bilmediğim için ben böyle giyindim ama" Yalan! Sadece Can'a işkence etmek için süper mini bir elbise giymişti .

" Bildiğim harika bir balık restoranı var , oraya gideriz diye düşünmüştüm senin için sorun olur mu?"

"hayır olmaz , çok severim balık yemeyi" diye yalan söyledi. En az şuan Can'dan nefret ettiği kadar nefret ediyordu balıklardan da.

*******

Can direksiyonu seri bir şekil de çevirirken an gözle hemen yanında oturan kıza baktı. Su gibiydi. Ömrü hayatında , böylesine çekici ve tehlikeli bir kadın tanımamıştı. Gözlerinde bile asiliği okunabiliyordu.

Bir hafta da çok şey olmuştu hayatlarında. Önce Tuna'nın karısı kaçırılmış , sonra Tuna'yı ameliyat etmişti. Sıkı dayak yemişti Tuna. Ve şimdi hafıza problemi yaşıyordu. Ama bunun da geçeceğine inanıyordu Can.

Ama en çok kendisine yaramıştı bu durum. Eslem hakkında merak ettiği her şeyi öğrenmişti. Ve araları istediği gibi ısınmıştı da.

Şimdi sadece tek isteği onunla baş başa kalmaktı. Denemek istiyordu. Şu arkadaşlarına bulaşan AŞK saçmalığını bu kadınla yaşaması gerektiğine dair içinde güçlü bir his vardı.