Midyat’ın taş avluları, öğle güneşinin sıcak ışıklarıyla canlanıyordu, ancak konağın gölgeleri, Şeyh İsmail’in yeni planlarının ağırlığını taşıyordu. Çınarın gölgesi, avluya bir sığınak gibi yayılırken, zeytin ağaçlarının dalları, hafif rüzgârın esintisiyle usulca sallanıyordu. Şeyh İsmail’in çınara patlayıcı yerleştirme planı, oğlu Ahmet’in gizli müdahalesiyle bozulmuştu; Ahmet, babasının emrine karşı gelerek konağı korumuştu. Bu zafer, konağın sakinlerine bir anlık nefes aldırmıştı, ancak Şeyh’in pes etmeye niyeti yoktu. Yasal yollarla konağı köşeye sıkıştırmak için yeni bir strateji kurmuş, başarısız olursa gölgelerde daha karanlık bir yola sapmayı planlıyordu. Midyat’ın dar sokaklarında, aşiretlerin fısıltıları yükseliyor, konağın vasiyeti hem umut hem tehdit olarak yankılanıyordu.
Ey
