Çaresizlik vücudunda dolaştıkça , duvarları yumruklamak istiyordu. Duyduğu ve doğru olan sözleri beyninden çıkarıp atmak üzerinde tepinmek istiyordu. O lanet adam haklıydı. Hiç birisini yapmamıştı. Yapamamıştı. Karşısında tek kelime dahi edemeden o adam ona ait olanları alıp gitmişti. Arkasına bile bakmamıştı. Neden bakacaktı ki ? Kendisi gibi korkak değildi o adam. Korkacağı şeyler yoktu hayatında. Kaybetmeyi göze alamadığı şeylere sahip olmamıştı belki de ömrü boyunca. Odanın içinde bir sağa bir sola giderken gözü duvardaki saate takıldı. Saatten çıkan tik tak sesleri sinirlerini bozuyordu. Zaten gergin olan sinirleri iyice gerilmişti. "Sakin ol yağız otur bir dakika ya başım döndü " Mert dudaklarından sert bir nefes bıraktı. Sabahtan beri küçücük odayı belki de beş yüz kere arşınlamı

