"Bu enfes yemekleri kim yaptı böyle." Dedi Ateş ağzının suyu akar bir şekilde.
"Eftelya'yla beraber hazırladık."
"Sizin ne işiniz vardı?" Dedim Karan'a dönerek.
"Çok önemli bir şey değil merak etme sen." Dediğinde gözlerimi kıstım. Zaten ne zaman bana kendi işlerinden bahsetmişti ki? Yaprak sarmayı o kadar ince sarmıştık ki nefis bir görüntü oluşturmuştu tabaklarda.
"Bu kanlar taze değil." Dedi Ateş suratını buruşturup bardaktaki kanı kendinden uzaklaştırırken.
"Özür dilerim kanka geyikleri öldürüp masaya koyamadık." Dedim göz devirerek.
"Olsun idare edeceğiz artık."
"Zevzekliği kes." Dedi Karan, Ateş'e bakarak. Bugün nedense onu çok stresli görmüştüm, babasıyla ilgili bir sorun mu olmuştu acaba? Yemeklerimiz nihayet bittiğinde bulaşıkları toplarken Lapis'e döndüm.
"Şuraya bak saat
