BÖLÜM 36: ATEŞ VE İNTİKAM
Mert'in nazar boncuğu avucumun içinde, küçük, pürüzsüz ve beklenmedik bir sıcaklık yayıyordu. Onu sımsıkı tutup kapıya dayandım, ahşap soğukluğu sırtıma değiyordu. Aslı Hanım'ın mesajının yarattığı buz gibi paniği, Mert'in varlığı eritip götürmüştü. Yerini, için için yanan, tanıdık ama uzun süredir unutmuş olduğum bir sıcaklık aldı. Bu, sadece teselli değil, arzuydu.
O gece uyuyamadım. Zihnim, Kerem'in avukatının yeni hamlesi, Alp'in 'işi' ve Mert'in kucaklayışı arasında gidip geldi. Korku ve öfke, bir başka, daha güçlü bir duyguyla yarışıyordu: Şehvet. Saf, dizginsiz bir arzu. Tüm bu baskı, tüm bu savaş, içimdeki her şeyi, en ilkel duygularımı bile uyandırmıştı. Kontrolün bende olduğunu, sadece bir anne, bir iş kadını değil, bir kadın olduğumu hissetmek istiyor
