“Anne, cidden buna bir son vermeye ne dersin?” diye artık çaresizce konuşan Hera annesinin bir sonraki sorusuna “Hayır! Fransa’nın erkekleri sadece filmlerde yakışıklı. Burada bir Yunan tanrısı falan yok! Bunun için Yunanistan’a gitmem gerekiyor.” Diyerek bıkmış bir şekilde söylendi. Çünkü annesi, tam bir saattir onun, burada kendine uygun bir damat adayı bulup bulmadığı konusunda konuşmalar yapıyordu. Aslına bakarsa onun, güzelce hazırlanması bara gitmesi ve ona yaklaşan erkeklere hayır dememesi için baskı yapıyordu. Doğru adayın bu şekilde ona geleceğini sanıyor olması ise oldukça saçmaydı. Üstelik cidden hiç pes etmeyecekti. Çünkü Hera’nın annesinin adı Artemis’ti. Yani savaşçı tanrıca. Büyük annesinin neden bu ismi annesine seçtiği konusunda bir fikri yoktu. Fakat, tercihi gerçekten

