DİLA Derin bir nefes aldım, ellerimi şişmiş karnımın üzerine koyup içimde kıpırdayan minik mucizeyi hissetmeye çalıştım. Salonda, karşılıklı duran iki minik savaşçıyla göz göze geldim. Roni yumruğunu sıkarak bağırıyordu: “Hayır, Mazlum olacak!” Hemen ardından Dilşah, ellerini beline koyup dişlerini sıkarak karşılık verdi: “Hayır, Dilara olacak!” İkisi de adeta dünyanın sonu gelmiş gibi bağırıyor, birbirlerinin üstüne yürüyorlardı. Dilşah’ın sesi konakta yankılanırken, ben hafifçe esnedim. Tişörtümün altından karnımı okşadım, dudaklarımda sabırlı bir gülümsemeyle onları izledim. “Tamam tamam... İsim savaşını bırakın da koşun kardeşinizi sevmeye!” dedim yumuşak bir ses tonuyla. O an her şey sustu. Roni ve Dilşah bir anda kavgayı unutup heyecanla yanıma koştular. Minik ellerini karnı

