Havva salına salına çardaktan uzaklaşırken arkasından bakan kadın kafasını iki yana salladı. Son altı gündür en çok yaptığı şey çardakta oturup kitap okumaktı. Elindeki kitaba dönerken aklında kocasının bu gece yanına gelip gelmeyeceği vardı. Yüzüne bakmayanların sırasında o da vardı. Gerçi ağzından tek kelime çıkmamıştı ama gözleri hayal kırıklığını sayfa sayfa anlatıyordu. Aldığı derin nefesi ağır ağır dışarı üfleyen kadın kocasını düşünmemeye çalışarak kendini okuduğu kitaba vermeye çalıştı. Birkaç satır okumuştu fakat bu sefer de çalan telefonu engel olmuştu. Yanına bıraktığı telefonu alarak ekranına baktığında arayan kişi yüzünü güldürmüştü. Onu bekletmeden cevaplarken dudaklarına konan tebessüm hiç gitmemişti. “Efendim Macit abi.” dedi telefonu açar açmaz. “Macit abin sana kurban

