Zone Terörü - Alanla Döv, Kurşun Harcamadan Ağlat
Bazı oyuncular vardır, silah kullanarak döver. Ama bizim tayfa daha klas. Biz rakibi oyun
alanıyla dövüyoruz. Evet, alan dediğimiz o mavi şey var ya… işte onu silah gibi
kullanacaksın. Çünkü bu bölümde gerçek hileyi konuşuyoruz: Zone zekâsı.
Alan küçülüyor. Panik büyüyor. Millet çatışmaya giriyor, sis atıyor, boost basıyor… ama
sen mi? Sen arka planda alanı düşman gibi değil, müttefik gibi kullanan adamsın.
Senin kurşunların kadar, alan da kill sayını artırıyor. Rakip haritaya baktığında bir anda
maviye gömülmüşse, bilsin ki o alanı sen seçtin. Oyunun editörü gibisin resmen.
Şimdi bak, herkes safe zone'a koşarken sen pozisyon alacaksın. Ama önce geleceği
göreceksin. Circle nerede bitecek? Neresi yüksek yer? Neresi açıkta kalır? Bunu
önceden kestirmen lazım. Haritaya bir bakışta geleceği öngörmen şart. Gözlüğe gerek
yok, beyin yeter.
Alan daralmaya başladığında, herkes loot peşinde koşar, sen ölüm hattı çizersin. Bunu
yapmanın yolu, erken yerleşmek değil, doğru anda yerleşmek. Ne çok erken, ne çok geç.
Erken girersen hedef olursun, geç kalırsan maviye boğulursun. O ince çizgiyi yakaladığın
anda, sen artık zone'un efendisisin.
Peki rakibi nasıl zone'la öldürürüz? Şöyle: Rakip ses verdi, biliyorsun nerde. Ama sen
oraya basmazsın. Beklersin. Alan onu içeriye zorlayacak. Ve o sana gelmek zorunda. O
koşarken panik olur, sen prone'da bekliyorsun. O enerji basar, sen crosshair'ı kafasına
sabitlemişsin. Derken bam. Alanın psikolojik baskısı, senin soğukkanlı bekleyişinle
birleşti. Adam "neden çıktım ben oradan?" derken lobiye gider.
Bir başka yöntem: Rakip alan dışında, sen içindesin. Ama onu hemen vurma. Bekle. Ses
ver, ateş et ama isabet ettirme. Panik butonunu aç. Adam "lan alan daralıyor, biri sıkıyor,
ne oluyor" diye saçmalasın. Sis atar, yön şaşırır, boost basar ama faydasız. Çünkü alan
onu yavaş yavaş yiyorken, sen hiç mermi atmadan kill aldın. Bu şereftir. Bu ustalıktır.
Bu oyunu adam gibi oynamaktır.
Bu taktiği takımca yaparsan ne olur biliyor musun? Rakip takım dar alanda 4 kişi birbirine
girmişken, siz safe zone'un tam köşesindesiniz. Bekliyorsunuz. Onlar kendi aralarında
çatışıyor, sen sadece izliyorsun. Sonra son adama tek atıyorsun. O an itibariyle maç
senin yazdığın bir senaryoya dönüşüyor.
Alan takibi ayrıca haritanın ustası olmanı da gerektirir. Erangel, Miramar, Sanhok,
Vikendi… Hepsinin alan sıkışma tarzı farklıdır. Miramar'da geniş ve açık yerde siper yoksa
seni dürbünle delerler. Sanhok'ta ise bambu ağacının arkasında kamuflajlı gezen bir
yılan her an seni sokabilir. Bunları bildiğin anda, alan artık senin için düşman değil,
müttefiktir.