Hakan, Yasemin’in dudaklarından ayrılıp boynuna doğru yönelirken, genç kadının gözleri açıldı. Yaptıkları şeyin farkına daha yeni yeni varıyordu ve kaşları çatılırken, Hakan’ı üzerinden itti. Nefes nefese geri çekilen adam, Yasemin’in yüzüne bakıyordu. Elbisesinin eteği bacaklarından yukarı doğru sıvanmış, göğsü hızlıca inip kalkıyordu. Masadan aşağı inip elbisesinin eteğini düzeltti. Yine kalbine yenik düşmüş mantığını devre dışı bırakmıştı. Kapılmıştı yine Hakan’ın büyüsüne. “Beni bir daha öpme!” Masasına geçerken Hakan’a hitaben konuşuyordu. Ama daha çok kendi kendine diyormuş gibiydi. Nitekim bu durum Hakan’ın da gözünden kaçmamıştı. “Bunu bana mı söylüyorsun, kendine mi?” Yasemin hafifçe dişlerini sıktı ama hareketlerine ve konuşmasına gerginliğini yansıtmamakta kararlıydı. “Ne fark e

