Lale’den Yaralı yüz anlattıklarımdan fena halde etkilenmiş olacak ki ertesi sabah odama geldiğinde öküz gibi böğürmek yerine normal bir sesle çağırdı. “Lale, kalk hadi.” Yine annesinin ayağını yıkamam için beni zorlamasından korkarak gözlerimi kapalı tuttum. “Gel hadi, aşağı inip kahvaltı edeceğiz.” Gönülsüzce gözlerimi araladım. Annesinin bey suratını görmeye hiç hevesli değildim. “İstemiyorum.” Birden üzerimdeki örtüyü sıyırıp koluma asıldı. “İki yumuşak yüz gösterdik diye şımarma LALE! Ne dediysem ikiletmeden yapacaksın.” Bağırıp çağırsam, karşı koymaya çalışsam bir işe yaramayacağını bildiğim için direnmeden ayaklandım. “Tamam, geliyorum. Bırak kolumu, yerinden sökeceksin şimdi.” Beni çekiştirmeyi bırakıp kapıya yöneldiği de ben de arkasından yürüdüm. Henüz bir ik

