Atiye ve Bora Düseldorf’a varmıştı. 3 saatlik yolculuk boyunca Atiye sürekli endişelerini dile getirmiş, Bora da onu sakinleştirmek için elinden geleni yapmıştı. Şimdi Buğra’nın tutulduğu karakola geldiklerinde kadın hala telaşlıydı. Bora’nın yolladığı avukat karşıladı onları. Kriminalkommissar’la konuşup bilgi aldılar. Olay şu şekilde vuku bulmuştu: Buğra kız arkadaşına hediye almak için onu bir mağazaya götürmüştü ve mağazadan çıkarlarken cebinden 1000$’lık bir bileklik çıkmıştı. Bilekliği cebine attığı ana dair bir kamera kaydı yoktu ama güvenlik görevlisi cebinde bileklikle yakalamıştı. Buğra kendisinin koymadığını söylüyordu. “Delireceğim ya! Neyini eksik ettik de bu hallere düştü anlamıyorum. Benim lokantalardaki hissemi de o yiyor kaç aydır. Bu kadar parayı nereye harcıyor anlamı

