DİCLE Sonat’ın yoğun bakımdan çıkması hepimize rahat bir nefes aldırmıştı. Günlerdir içimizi kemiren endişe bulutları nihayet dağılmış, yerini umut dolu bir huzura bırakmıştı. Bir hafta sonra, hastane koridorlarında dolaşırken Demir’in yüzünde ilk kez tebessüm görüyordum. Tenindeki solgunluk yerini hafif bir pembeliğe bırakmış, sanki hayata yeniden tutunmuş gibiydi. Sevinçten yerinde duramıyor, adımları bile daha hafif, daha canlıydı. Servisteki ilk günümüzde, öğleden önce Neval ve İlyas, Sonat’ı görmek için hastaneye geldiler. Onların gelişiyle oda bir anda hareketlendi. Neval’in sıcak gülümsemesi, İlyas’ın sakin ama içten tavırları odaya bir nebze olsun neşe katmıştı. Ancak hemşireler uyarmadan odada kalabalık yapmamak için Demir’le birlikte dışarı çıkmaya karar verdik. Koridora çıkı

