Yazarın anlatımıyla… Hayal, dizindeki morluk hafiflesince tekrar yürüyüşe başlamıştı. Bu sefer kulaklığını takmış, müziğe gömülmüştü. Dersten çıkmıştı, kafası dağınıktı ama moralini yerine getirmeye çalışıyordu. Tam kampüsün dinlenme alanı tarafına gelmişti ki, bir gölge önünü kesti. Tahmin edin kim? Tabii ki Alaz. “Elindeki kahve eksik yalnız. Görsel bütünlüğe ters,” dedi, sırıtarak. Hayal gözlüğünü hafif indirip baktı. “Sen de fazla görsel olmuşsun. Göz yorgunluğu yapıyorsun.” Alaz kahkahayı bastı. “Vay... Laf sokma formun yükseliyor. İyileşiyorsun demek ki.” “Seninle her karşılaştığımda sinirlerim güçleniyor. Bu da bir çeşit iyileşme.” Alaz, elindeki kahveyi uzattı. “Al, bitterli. Şekersiz, senin gibi.” Hayal hafif gözlerini kıstı ama kahveyi aldı. “Teşekkür ederim. Şaşırtıyor

