Hayal’den Telefonuma gelen müziği açtım... “Sanki biraz naz ediyorsun ama Senin bana gönlün var gibi gibi Yüzüme karşı ‘Git’ diyorsun ama Sanki gözlerin ‘Kal’ der gibi gibi...” Nakaratında içimden, "Gerçekten öyle mi acaba?" diye düşündüm. Kalbim, sanki notaların arasına gizlenmişti. Yürürken başımı arkaya çevirdim. Alaz’ı gördüm... Omuzlarına düşen atkısıyla, cebine soktuğu elleriyle bana bakıyordu. Gülümsüyordu. Sanki "Sana geliyorum, kaçma" der gibi... Adam resmen hayatıma zorla giriş yaptı. Sessiz ama güçlü bir şekilde... Kampüs kapısından içeri girdiğimde, dışarının keskin soğuğuna tezat, binanın içindeki sıcak hava yüzüme çarptı. O an, içimi hafif bir huzur sardı. Burnumun ucu hâlâ soğuktan kırmızıydı. Derin bir nefes alıp rahatladım. Karşıda benimkiler... Ellerinde kahveler,

