?" Kaşlarımı çatıp hafifçe yanıma döndüm. Kerem'in de gözleri dolu doluydu ve dolu gözlerle bana bakıyordu. Kafamı sağa sola salladım. Ne ben sormuştum bugüne kadar annesini, ne de o anlatmıştı. Konuyu hiçbir zaman annesine bile getirememiştik bile. Hem mani olmuştu. Ama bugün kendi açıyordu. Belki de beni biraz da olsa rahatlatmak içindi. Bilmiyorum.
"Kendimi bildim bileli babam çok hırslı bir insandı,” diyerek başladı konuşmaya. “İşlerinden dolayı hep yeni düşmanlar kazanırdı. Her gün eve babamdan çok arasının bozuk olduğu adamların hediyeleri gelirdi."
"Hediye mi?" dedim şaşkınlıkla.
"Evet, hediye. Ama her birinin bir anlamı vardı. Kalem yeni bir anlaşma, baklava işi aramızı bozmadan halledelim, çiçek yaşamak için bize ihtiyacın var demekti. Kimi zamanda küçük bir kutu içinde su geli
