Handan, Elif ve Damla’ya halledilmesi gereken çok önemli bir işi olduğunu söyleyerek şirketten ayrılırken heyecanı daha da artmıştı. Bunun romantik bir buluşma olmadığını kendine defalarca yinelese de kalbi bir türlü söz dinlemiyordu. O, heyecanını bastırmak için kendine telkinde bulunurken şirketin kapısında Selçuk’la karşılaştı. Kuzenini görmezden gelerek yanından geçmeyi denese de Selçuk izin vermedi. “Lütfen, Handan, seninle konuşmak istiyorum.”
Son zamanlarda çevresindeki insanların sürekli olarak onunla bir şeyler konuşmak istemesinden ve oyunlarından sıkılan genç kadın, “Ama ben seni dinlemek istemiyorum!” dedi.
Kuzeni onun tepkisine rağmen kolunu tutarak, “Sadece iki dakika, lütfen!” dediğinde Handan yanlarından geçen insanların ve çalışanların meraklı bakışlarından rahatsızlık d
