Eylül’den Şirketteki olaylardan sonra evimize gelmiştik. Alaz yol boyu söylendi durdu. Bugün işyerinde ne ummuş ne olmuş beyefendinin ne hayalleri varmış? “Aşkım söylenip durma söyle canın ne istiyor?” “Hatun bunun kaçışı yok zaten, bunun bir bedeli olmalı ceza alacaksın.” “Ciddi olamazsın!” “Çok ciddiyim bebeğim, cezalardan ceza beğen.” Dediği dakika kaçmaya başladım ben biliyorum bu cezayı. “Ben çok yoruldum uykum var.” Diye çemkirdim merdivenleri çıkarken. Odaya doğru giderken yakaladı beni. “Nereye hatun üst kata çıkıyoruz gel buraya sabaha kadar seni uyutursam adam değilim.” Çok iddialı işin sonu vahim yakaladığı gibi çıkarttı çatı katına. “Utan be adam kaç yaşına geldin? Oğlun gelir birazdan.” “Gelirse gelsin ses gitmez ki, bence alıştılar onlar da. O kendi derdine düşsün.”

