14

508 Words

Düğün salonuna sonunda gelebilmiştik, o kadar çok insan vardı ki bu kadar kalabalık olacağını tahmin bile edemezdim. Melis'in koluna girdim, bu kalabalıkta kaybolmasını istemedim. Hatta belki ben bile kaybolabilirdim. "Ne kadar kalabalık öyle." Melis şaşkın gözlerle etrafa bakıyordu. "Sakın yanımda ayrılma, Melis. Birbirimizi kaybetmeyelim." Melis'in kolunu sıkıca tutuyordum. İçeri doğru ilerleyip boş masalardan birine oturduk. Kolumdaki saatte baktım, düğün başlamasına birkaç dakika kalmıştı. Hemen takıyı takıp gitmek istiyordum. Masanın üzerindeki ters çevrilmiş bardağı alıp meyve suyu doldurdum. Boğazım kurumuştu, kalabalık yerler beni heyecanlandırıyordu. Meyve suyundan bir yudum alıp masaya geri koydum. "Elis iyi misin sen yüzün bembeyaz oldu." Melis'e doğru döndü, bakışlarım. "

Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD