Çıkan tok sesle gözlerimi araladığımda bana bakan mavi gözleri ardındaki hayal kırıklığını gördüm. Öyle ya da böyle yaşayacağımı öğrenmiştim bir kez daha. Ölümünün benimle buluşmaya, hayatın beni bırakmaya niyeti yoktu. "Böyle yapacağını tahmin etmiştim." dedi Nefes arkamdan, bakışlarım hala Merih'in gözlerindeydi. Bana bu kadar zayıf mısın dediğini duyacağımı sandım ya da sadece öyle demesini diledim. Sessizlik devam etti, Nefes bileğimi yakalayıp beni Ateş ve Merih'ten uzaklaştırdığında baktığım tek kişi Merih'ti hâlâ. Ellerim arasındaki silah elimden alındığında öylece duruyordum. "Sana bir şans daha veriyorum o zaman Karen. Soruma doğru bir cevap ver ya da..." Elindeki levyeyi önemli bir konuya vurgu yapar gibi Merih'e doğru kaldırdı. "Bu yakışıklı çocuk ödesin." Merih bıkkın b

