Rüzgâr, geceyi delip geçen bir inilti gibi ormanın derinliklerinde yankılandı. Elena gözlerini yavaşça araladı. Etrafında ağaç kökleri spiral biçiminde yükselmiş, sanki onu korumak için bir koza örmüştü. Toprağın içinden hâlâ sıcak bir enerji akıyor, damarlarından geçen kanla birleşiyordu. Her nefesinde, yerin altındaki taşların kalp atışını duyuyordu artık — yavaş, ağır ve eski bir ritim. Kael uzaktan onu izliyordu. Yüzünde hem hayranlık hem korku vardı. “Elena…” diye fısıldadı ama sesi ağaçların arasına karıştı. Yanındaki Arden sessiz kaldı. “Yaklaşma,” dedi. “Toprak onu tamamen içine alıyor olabilir.” Elena’nın elleri titredi. Parmaklarının altından kökler çıkıyor, ellerine sarılıyor, sonra tekrar toprağa çekiliyordu. Sanki doğa, ondan izin alıyormuş gibi davranıyordu. Bir

