Sadece birbirimizi tatmin ediyorduk, Cristian'ın elleri ilk kez kadınlığıma dokunmuştu, dudaklarım arasından küçük bir çığlık koptu. Cristian geri çekildi.
"Canın mı yandı?" ondan başkası bu kadar yakınımda olamamıştı ki.
"Bugün çok ileri gittik." elini kadınlığımın üzerinden çekmeye çalıştım, izin vermedi.
"Ben artık daha fazlasın8 istiyorum. Dokunmalar bana yetmiyor." nefesi nefesimi kesiyordu. Bakışları dudakları üzerimdeydi. Eli kadınlığımı okşamaya devam ediyordu. İçimden bir şey süzülüyordu, dokunuşu hoşuma gidiyordu.
Ona hayır diyecek halde değildim. Dokunuşları beni benden alıyordu. Dişlerimi dudaklarıma geçirdim. Zevkten altına kıvranıyordum. İçimde patlamaya hazır bir bomba vardı, sanki. Ne yapacağını gayet iyi biliyordu.
"Artık ne yapacaksan yap. Dayanamıyorum." çok yavaş davranıyordu. İçimdeki ateşi bir an önce söndürsün diye bekliyordum. Çıplak sırtına tırnaklarımı bastırdım. Erkekliği kadınlığımın üzerindeydi.
"Kadınlığın... Aman Tanrım! Çok sıkı ve çok sıcak." gözleri kadınlığımın üzerindeydi. Aç gözlerle bakıyordu, odanın içinde ışığı yandığına küfür ettim. Bu halde olmak beni utandırıyordu.
"Ben... yani.... ilk defa...." Cristian bakışları beni buldu. Dediğim şey onu şaşırtmış gibiydi.
"Bakire misin?" gözlerimi gözlerinden kaçırdım.
"Daha önce olmadı." boşta olan sol elini çenemden tutup başımı kaldırdı. Gözlerim yeniden gözlerini buldu. Dediğime inanmıyor gibi bakıyordu. Bir süre sessizce yüzümü inceledi, ne demesi gerektiğini aklından ölçüyor gibiydi. Gözlerinde parlaklığı görebiliyordum, belki de onunda ilk deneyimi olacaktı, ilk defa bakire biriyle ilişkiye girmesi onu heyencalandırmış olmalıydı ki şu anki durumda kalmıştı. Kadınlığımda olan eli bile hareket etmiyordu, benim bakire olmam onu şok etmiş gibiydi.
Yaklaşıp dudaklarıma küçük bir öpücük bıraktı. Gözlerine koyulaşmıştı, nefeslerini sık alıp veriyordu.
İşaret parmağını sutyenimin kupuna takıp yavaşça aşağı çekerek göğsümü özgür bıraktı. Ama sütyenin baleni ve kup kısmının kumaşı göğsümü yukarı doğru itiyordu. Parmağı diğer göğsüme kaydı ve aynı işlemi tekrarladı. Sabit bakışları altında gögüslerim şişmiş, göğüs uçlarım sertleşmişti. Kendi sütyenimle bağlanmıştım.
Hayranlık dolu bir sesle, "Çok hoş, " diye fısıldayınca, gögüs uçlarım daha da sertleşti.
Göğsüme yavaşça üflerken, elini diğer göğsüme kaydırdı. Başparmağıyla göğüs ucumu kıvırıp uzattı. Kasıklarıma kadar hissettiğim tatlı bir duyguyla inledim. Fena ıslanmıştım. Parmaklarım çarşafı daha sıkı kavrarken, içimden, Ah lütfen, diye yalvardım. Dudakları diğer göğsüme üstüne kıvrıldı ve ucunu çekince, neredeyse sarsıldım.
"İlkin ve sonun olacağım, o halde. Benden başka birinin sana dokunmasına izin veremem bu saatten sonra." tenimi istediği için böyle diyordu, sonradan kararı değişecekti belki de.
Erkekliğini kadınlığıma doğru ittirdi. Gözlerini bir an bile gözlerimden ayırmıyordu. Acıyla tırnaklarımı sırtına iyice bastırdım, o bu yaptığıma zevk alıyordu, ben ise acı çekiyordum. Daha penisin başı bile girmemişti bu kadar acı veriyor olması beni korkutuyordu. Acı çektiğini anlayınca durdu, bu gece ya çok nazik davranacaktı ya da çok sert olacaktı. Derin bir nefes verdiğimde yeninden penisi ittirdi, zorluyordu ama girmesi daha zor ve uzun olacak gibiydi. Belim kavislendirip başımı geri doğru çevirdim.
"Eda!" gözlerimi Cristian'a çevirdim. "Bana bakmaya devam et. Böylece canın yandığında kendimi durdurayım." gözlerimle onayladım.
Kendini bana doğru ittirdi, yeniden. Sırtında olan ellerimi daha fazla bastırdım. Kesinlikle tırnaklarım sırtında yara izleri oluşturmuştu.
Kendini bir an bana dogru ittirdi.
"Ahhh!" acıdan gözlerimden yaş geldi, belim kavislenip hafifçe kalktı.
Erkekliği yarısını içinde hissedince derin bir nefes verdim. Daha yarısı girmişti ve canım çok yanıyordu. İçimden ılık bir şey aktığını hissediyordum. Bekaretimi ona vermiştim artık hemde daha yarısında. Ama pişman değildi, bunu yapmayı uzun zaman önce aklıma koymuştum. Bana zevk veren Cristian'la daha da ileriye gitmeyi düşünüyordum. Ve şu an ilerisi durumundaydık. Çok canımda yansa hareketleri çok nazik davrandığını işaretiydi.
"Biraz durur musun?" çok fazla canım acıyordu. Gözlerine baktım, devam etmek için onay bekliyordu. Başımı hafifçe sallayınca erkekliğinin hepsini birden içime soktu. "AHHH!" acıyla gözlerimi kapattım, gözlerimden yeniden yaşlar akıyordu.
"İyi misin bebeğim?" gözlerimi açtım. Derin bir nefes verdim. Koyulaşmış gözleriyle bana bakmaya devam ediyordu. İçimdeki doluluk artık zevk veriyordu. Ereksiyonunu yavaşça harekete ettirdi.
"Ahh!" acını yanında büyük bir zevk dalgası eşlik ediyordu. Ağzımdan çıkan inlemelere engel olamıyordum. Cristian acıyla inlediğimi anlayıp durdu.
"Canın yanıyorsa duralım." başımı sağa sola salladım, durmasını istemiyordum. Bunca zaman durmuştuk ama şimdi onunla yaşadığım acıyı zevke çevirmek istiyordum. Ve o zevk bedenimi çoktan ele geçirmişti.
"Sadece biraz böyle durabilir misin?" başını olumlu bir şekilde salladı. Benim için ne kadar acıysa onun içinde bu halde durmak zordu, farkındaydım. İçimde acı dalgası geçiyor zevk dalgayı bütün bedenimi ele geçiriyordu. Ereksiyonunu içimde hissetmek içimdeki alev dalgasını daha da genişletiyordu. "Devam edebilirsin." yavaşça ereksiyonunu hareket ettirdi. Kasıkları, kadınlıgımığa değince zevkten kıvranıyordum. İçimde olan alev dalgası patlamak üzeriydi. Erkekliğini daha fazla hissetmek istiyordum. Artık acı bedenimi terk etmişti. Kendimi Cristian'a doğru ittiriyordum, kalçalarımı tutup beni kendine doğru bastırdı. O içimde hareket ederken bende bedenimi hareket ettirerek eşlik ediyordum.
Usulca "Artık benimsin." diye kulağıma doğru fısıldadı, sözcükleri baştan çıkarıcıydı.
Hızını arttırdı. İnledim, hızını gittikçe ve insafsızca artırarak, acımasız bir ritimle vurmayı sürdürüyordu ve ben de ona karşılık vererek ayak uydurdum. Başımı ellerinin arasına alıp beni sertçe öperken, dişleriyle alt dudağımı bir kez daha çekti. Hafifçe kayarken içimde, daha önce olduğu gibi, bir şeylerin oluştuğunu hissediyordum. O kendini içime itmeyi sürdürürken kasılmaya başladım. Vücudum titreyip yay gibi gerilirken, tenim bir ter tabakasıyla kaplanmıştı. Ah, böyle hissettireceğini hiç bilmiyordum... bu kadar iyi olabileceğini. Düşüncelerim darmadağınıktı. Sadece hissediyordum... Sadece o... Sadece ben... Ah lütfen... Kasıldım.
"Benim için boşal bebeğim." nefes nefese kulağıma fısıldadı.
Kelimeleriyle çözüldüm ve doruğa ulaşıp altında milyonlarca parçaya dağılarak erkekliğinin etrafında patladım. Boşalırken adımı haykırdı, sertçe abandı ve sonra içimde boşalırken kıpırdamadan durdu.
İkimiz de aynı anda yatağa baktık. Çarşaflarda, kaybettiğim bekâretimin kanıtı kan vardı. Utanarak kızardım ve yatak örtüsüne daha sıkı sarındım.