| 6 | SADECE IRENA

1504 Words
Yanımda dikilen devasa göğsüne bakarken ağzımı zor kapatmıştım. Bir omuzdan diğer omuza kaç saatte gidilirdi be?! Bu nasıl bir fizik tanrı aşkına! Derin bir nefes alıp kaslı bacaklarını geçtim ve gözümün önündeki cisme bir saniye kadar baktım. Sonra hemen kendi gözlerimi kapattım. Evet yirmi beş yaşında kutsal bakirelik görevimi devam ettiriyordum. On sekiz yaşına basan her kız sosyete giriş balosuyla kendini takdim eder ve hemen ardından uygun bir adayla evlenirdi. Veliaht dünyaya getirmek gibi işler kadının görevi olduğundan evin bakımı ve çocuğun bakımı gibi ömürlük görevlerle geçecek hayatını devam ettirirdi. Yirmi beş yaşına gelen bir kızın evlenmemesi genelde alay konusu olurdu. Mesela, ben. Mükemmel bir alay konusu olmalıydım. Kontun kızı ne hallerde. Beni kendi dünyamdan çıkartan şey Coren’nın bacaklarının arasında duran aleti oldu. Çünkü aşırı yakınıma gelmişti ve siktir, o kadar sıkı, büyük ve yerli yerinde görünüyordu ki her şeye aç olan bedenim ısınmaya başlamıştı. Yanıma çöküp masum suratıyla “Yanında olmak istiyorum.” Dediğinde aklımı başımdan alan yakışıklılığı yüzünden hiçbir şeyden haberi olmayan adamı taciz edecek potansiyele gelmiştim. Sahip olduğu her şeye rağmen cinsel arzuları daha açığa çıkmamış olabilirdi. Çıkarsa da nasıl durduracağıma dair bir fikrim de yoktu. Ben de ondan farksızdım. Yüzünü bana iyice yaklaştırıp burnunu burnuma değdirdiğinde yutkundum. “Seninle kalayım.” Hızla çarpan kalbim, zonklayan kasıklarım ve kendimi zorla durduğum libidom yüzünden Coren’ın suratına baktım ve “DEFOL!” Diyerek onu banyodan kovdum. Siktir. Bu hiç iyi değil. O insanlığa uyum sağladıkça, daha doğrusu bana uyum sağladıkça ne kadar mükemmel olduğu da ortaya çıkıyordu. Onu ilk gördüğüm an bile görüntüsü karşısında mest olan ben, giyinip kuşandıkça ve her şeyi olması gerekenden daha mükemmel yapınca kendi dürtülerim tarafından itilmeye başlıyordum. Ona o kadar alışmaya başladım ki onsuzluğu düşünemiyordum. Kİ KAHROLASI İKİ HAFTA OLMUŞTU DAHA! “Off…” Suyun içinden çıktım. Belli ki duş keyfi yapamayacaktım. Akıllı köpüşüm kendi duygularını ifade edip bir tercih yaparak beni seçmişti. Onu nasıl yalnız bırakacaktım ki yani? Üzerimi giyindim ve doğruca onun odasına gittim. Çırılçıplak halde sandalyede oturmuş bekliyordu. Onu elinden tutup ayağa kaldırdım ve üzerine eğildim. “Hep böyle mi yıkanıyorsun?” Her yerinde kanlar vardı. Nasıl yıkanmaktı bu? “Evet.” Üçüncü birliğin başındaki şahsı elime geçirsem boğardım. Bu adamları asla birer insan olarak görmedikleri için sadece yemek ve uyku gibi ihtiyaçlarını karşılamalarına izin vermiş olmalılardı. Coren hayatında hiç sıcak bir duş alıp keyifle oturmamıştı. Hep işkenceler, irade dışı eğitimler ve savaşın içinde yetişmişti. İç çektim ve elimle yanağını okşadım. “Kafana su atıp çıktın değil mi?” “Yeterli.” Dedi bana tek kaşı havada bakarken. “Yıkanmayı göstereceğim.” Gözüm yine aletine kayınca başımı hemen kaldırdım ve derin nefes alarak ona arkamı döndüm. Kahretsin. Kendimi dövmek istiyordum. Ağlamak istiyordum. “Kalp atışın yüksek. Adımların dengesiz. Yaralısın? Hasta?” Peşimden gelirken endişeyle sorduğu soruların tek sebebi AZGINLIĞIMDI. “Hayır bir şeyim yok.” Aceleyle ona bir havlu uzattım. “Beline sar ve sakın çıkarma. Otur şimdi.” Coren küvete oturduğunda kabız olmuş gibi kasılmaya başladı. “Sola çevirince sıcak, sağa çevirince soğuk. Kendi zevkine göre ayarlayabilirsin.” Su yükseldiğinde bedeninden yayılan büyünün kızıl rengini gördüm. Kaşları çatıktı ve yine o hırıltılı nefesine geçmişti. “Sıcak mı geldi?” Suya dokundum ama çok güzeldi. “Of.” Dedi hızlı hızlı solurken. “Sevmedim. Küveti sevmedim.” “Su gayet iyi.” Neye gerildi ki bu şimdi? “Hislerimi köreltiyor.” Derken inanılmaz stresliydi. “Savunmasızım.” Ah…Su onu rahatlattığı için bu duygular yabancı geliyordu. Tabii rahatlamak kavramı ona ölümcül sonuçlar getireceği için bu güzel hisse karşı nefret duyması normaldi. “Bu aslında iyi bir şey Coren.” “Yok.” Dedi öfkeyle. “Alışacaksın.” “İSTEMEM.” Hayatı vahşetin içinde geçtiği için onu zorlamak yerine yumuşatmak istedim. “Başını bana çevir.” Arkasını döndüğünde saçları elimin altındaydı. “Saçlarına sabun süreceğim. Gözünü kapat ki yanmasın.” Gözlerini kapattığını görmedim ama gür saçlarını köpüklerken kendini nasıl sıktığını hissettim ve gözlerimi devirdim. “İstersen aç, sen bilirsin. Yanacak ama.” Bir saniye sonra hırıltısını duydum ve eğilip ona baktım. Gözünün içine giren sabunlar yüzünden gözleri dolmuştu ve yaşlar akıyordu. “Kör olacaksın be! Su dökeceğim!” Suyu başından aşağı döküp yüzünün etrafındaki köpükleri aldım. Deli ediyordu beni. “İyi misin?” “İyi.” “Başını bana yasla.” Kafasını dizlerime yatırdım ve saç diplerine masaj yaptım. Kahrolası yakışıklı suratı güneş gibi parlıyordu. Kaşları, dudakları, uslu uslu her sözümü dinlemesi beni öyle çıldırttı ki yanaklarını sıktım. “Çok tatlısın!” Önce şok oldu sonra öfkelenmeye başladı. Köpek, köpekti işte! “Elini ver.” Büyük ellerine baktığımda tırnaklarının arasındaki kanı gördüm. “Tırnaklarını sabunla iyice temizle. Aslında lord olduğun zaman senin için bunu yapacak insanlar olacak ama sanırım sen kimsenin sana dokunmasını istemezsin.” Kaşlarımı kaldırıp ona eğildim. “İstemem.” Dedi sakin suratı. “Sadece Irena.” Gel kalp krizi şöyle buyur. Ooo hoş geldin libido. Zaten hiç gitmemiştin sen de şuraya geç. “Sana her zaman yardım ederim Coren. Ama bunları kendin halletmelisin. Anlaştık mı?” “Anlaştık.” Gülümsedim ve ayağa kalktım. “Tamamen temizlendikten sonra havluyla kurulan ve üzerini giyin. Ben de bize birazcık atıştırmalık getireceğim.” “Olur.” Banyodan çıktıktan sonra durdum ve derin bir nefes aldım. Bu görev gittikçe kolaylaşıyor ve gittikçe de zorlaşıyordu. Düşünme. Düşünme. Sadece işini yap. 🐶 “Cidden burada mı kalmak istiyorsun?” Kaşlarımı kaldırdım ve pembenin her türlü tonuyla dekora edilmiş odaya baktım. Şekilli pembe yastıklar, oyuncak ayılar ve tüllü örtüler vardı. Coren genelde karanlık ve az eşyalı odalara bakardı ama burası gözünü çok yoracaktı. “Beğendim. Burada kalacağım.” Etrafa bir daha baktıktan sonra ona döndüm. Odayı beğenmiş gibi durmasa da burada kalmakta ısrarcıydı. “Burası benim odamın yanı.” Dedim açıklamak isteyerek. “Seslerim seni rahatsız edecek.” “Sorun değil burayı sevdim.” Bu odada delirirdi. Nefesimden ve diğer tüm seslerimden rahatsız olurken neden benim dibimdeki odada kalmak için diretiyordu ki? “Diğer odalara da baka-“ “Uyku zamanı.” Dedi sözümü keserek. “Uyu.” Pembe örtüyü çekip ayıcığı kenara fırlattığında gözleri çıkmamı söylüyordu. “Pekala. İyi geceler Coren.” “İyi geceler.” 🐶 COREN Gürültülü. Nefes alışı, kalbinin sesi ve mırıltıları. Çok gürültülü. Her şeyi duyabiliyorum. Gözlerimi kapattım. Sorun değil. Gürültülü ama umurumda değil. Beni rahatsız etmiyor. Gözlerini kapatmak…Sadece öldüğünde kapanır gözlerin. Tetikte olmalısın. Zihnimde dolaşan görüntüler vahşetin türlü sahnelerini bana tekrar sunmaya başladı. Parçalanmış bedenler, zihni köpürten çığlıklar, korku. Korku. Ölmek istemedim. Hiçbir zaman ölmek istemedim. Bunun için savaştım. Hayatta kalmak için en iyisi olmam lazımdı. En iyi olabilmek için çok çalıştım. Çok yoruldum. Uyurken bile gözlerimi kapatmaktan korktum. Ya saldırırlarsa? Her an ölebilirim. Hiçbir yer güvenli değil. Herkes düşman. Çok fazla acı var. Dayanılmaz acılar. Zihnim asla dinlenmedi. Burası savaş alanı değil Coren. Irena. Evet. Burada düşman yok. Burası güvenli, güvendeyim. Savaş alanında değilim. Tehlike yok. Gözlerimi kapatabilirim ve uyuyabilirim. Kendimi koruyabilirim. Güvendeyim. Irena’da güvende. Bizi güvende tutacağım. Ne olursa olsun. Sabah olduğunda uykumu almış ve dinlenmiştim. Irena’nın söylediği gibi duşumu alıp giyindim ve gelmesini bekledim. Odaya geldiğinde yaptıklarımı çok beğendi ama tam kurulanmadığımı söyledi. “Saçlarını kurutacağım. Gözlerini kapat ki saç gelmesin.” Gözlerimi kapatmak her zaman korkutucuydu. Ama rahat hissediyorum. Onun elleri saçlarımın arasındayken, parmakları bedenimdeyken bu hoşuma gidiyor. Sesi. Gözleri. Narin bedeni. Bunları seviyorum. “Saçlarını böyle şekillendirebilirsin. Yumuşacıklar Coren.” Elleriyle bir şekil verdi ama ne yaptığı umurumda değil. Bana istediğini yapabilir. “Gerçekten çok yakışıklısın Coren.” Irena beni beğeniyor. Sürekli konuşuyor. Dudakları hep bir şeyler söylüyor ve bu hoşuma gidiyor. “Bekle. Ayna getireceğim.” Uyuşmuş bedenim, parmakları benden uzaklaştığı an stresle doldu ve ister istemez titredim. Panikle ona döndüğümde elinde bir ayna vardı ve gülümseyerek bana uzatıyordu. “Coren?” Dedi bu halimi anlamlandıramayarak. “Ne kadar yakışıklı olduğuna bak.” Yanıma eğildi ve yüzü bana çok yakındı. Kokusu çok güzel. Tatlı kokuyor. Aynada gördüğüm yüze baktım. Evet bu benim. Yanımdaki Irena’nın yüzüne bakmak daha güzeldi. Yeşil gözleri hevesle açılmış, pembe dudaklarını ısırıyordu. Yanakları kızarmıştı çünkü kalbi hızlı atıyordu. Bana yaklaştığında kalbi hızlanıyor. Benden korkuyor mu? “Ne giydiğinin bile önemi yok. Sosyeteye adım attığın an tüm kızlar sana hayran olacak. Hepsi peşinden koşacak.” Kızlar? Yanımda olmasını istediğim tek kişi Irena. O hep yanımda olmalı. Başka kimseyi istemiyorum. Sadece bu yeşil gözleri ve sürekli konuşan dudakları istiyorum. 🐶 LUCEN SİKEYİM. NE YAPACAĞIM LAN BEN? NE YAPACAĞIM LAAN! Önümde paramparça olmuş on muhafıza baktım. Hepsi de en iyi eğitimli adamlardı. Hepsi de parçalanmıştı. Karşımdaki deli canavara bakarken altıma sıçmakla ölmek arasında gidip geliyordum. Sayamadığım kadar iğneyle güç bela bayıltılmıştı. Ona bakmakla görevli öğretmen yerdeydi ve kafası odanın diğer ucundaydı. Köşkte yaşayan kimse kalmamıştı. Bana verilen görevi sikeyim. Savaş kahramanı olan bu durdurulamaz yaratıkların insan olması gerektiğine emir veren kralın da ellerinden öpeyim. BU ADAMLA KİM BAŞA ÇIKACAK?! BU DURUMU NASIL TOPARLAYACAĞIM! Yakın zamanda kimseyi bulamam. Bana zaman lazım. Yeni bir öğretmen ve yeni muhafızlar bulmak için zaman lazım. O zaman kadar bu canavarı nerede tutacağım? Tırnaklarımı kemirerek titremeye devam eden canavara bakarken aklıma tek bir ihtimal geldi. Siktir. Bana bolca altın lazım. 🐶 IRENA Coren’la çay içerken birden kulağım çınladı. Ay, niye ki acaba? Aman boş ver canım. Ne olabilir ki sanki? Her şey yolunda, keyfimi kimse bozamaz!
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD