Sabah uyandığımda sönen sobayla içerisi soğuktu ama yakmakla uğraşacak zamanım yoktu. Duş aldığımda titreye titreye üzerimi giydim. Neyseki saç kurutma makinesi vardı da saçlarımı kurutabilmiştim. Mutfakta bulduğum krakeri yiyerek barınaktan çıktım ve dolmuş durağına ilerledim. Saygın’ın söylediği dolmuşa bindiğimde derin bir nefes aldım ve telefonuma baktım. Tamer yine sürekli arayıp mesaj göndermişti. Neden bırakmadığını anlayamıyordum zaten nişanlanmıştı ve evlenecekti. Ben affetsem ne olacaktı ki evleneceğini bile bile beraber mi olacaktık? Gerçekten bu kadar karaktersiz miydi? Dolmuştan indiğimde kısa bir mesafeyi yürümem gerekti. Gelinlik mağazasına gelmiştim ama kapısı kapalıydı. Soğukta on beş dakika bekledim. Aysun geldiğinde kapıyı açınca içeriye girdik. “Sana anahtar y

