Yolların devamlı Azade’ye çıkmasının üzerinden tam tamına iki saat daha geçti. O iki saat boyunca ameliyathanenin önünde beklemek bir ömürlük işkenceye dönüştü. Çünkü Azade bir türlü narkozun etkisinde çıkamamıştı. Beni hastanenin duvarlarını yumruklarımla yıkmaya teşvik ediyordu bilinçsizce. Uyanması neden bu kadar zordu? “Oğlum bir sakin ol.” dedi annem oturduğu sandalyede sabırsızlığımdan bıkarak. “Olabilir. Kötü düşünme dedi doktor.” “Azad’ım ne alıp veremediğin var kızla? Seni bilmesem başka bir durum var derim yani.” diye teyzem laf atınca yürümeyi kestim ve yaşını başını almış ama güzelliklerini kaybetmemiş iki kadına ters ters baktım. “Ne durumu teyze? Kızla işim var benim!” Zeliha teyzem şaşkınlık içerisinde bana bakıp elini ağzına kapattı. “Oyy ne utanmaz oldu senin oğlun

