Kocaman konakta diken üstünde yürüyordum. Nurcan bana teker teker odaları gösterirken arkamda biri varmış da beni gözetliyormuş gibi hissedip onlarca kez arkamı kollamak zorunda kalmak ne kadar da kötü bir şeymiş. Korkum Azad ağa da değildi. Kahvaltı sofrasına oturmadan çıkmıştı evden. Pencereden dün akşamki arabasından farklı büyük bir jeepe bindiğini gördüğümde gözlerindeki siyah gözlüklerle daha bir farklı göründüğünü inkar edemezdim. Adam gün ışığında kusursuzdu. Ama en çok şaşırdığım nokta yine kotu ve siyah atletinin üzerinde olmasıydı. Ağalar takım elbiseyle dolaşırdı genellikle. Aynı italyan mafyası gibi giyim kuşamlarına çok dikkat ederlerdi. Azad ağa asi ruhlu biriydi anlaşılan. Asıl beni konakta diken üstünde hissettiren herkesin halimi yadırgamadan anında be

