20. Bölüm ( Kübroş’un gazabı )

2545 Words
Gittiğimizde bir adam hamile bir kadını tekmeledikten sonra elindeki kaskla hamile kadını korumak isteyen amcaya vurmaya başlamıştı . Bizi gördüğü gibi de motosikletine yöneldiğinde hızla koştum . Arkamdakiler de koşarken dur uyarılarını yapıyorlardı . Adam üstümüze sürüp yanımızdan geçiceği zaman adamı göğsünden tuttuğum gibi havaya kaldırdım . Motorsiklet 2 metre kadar gidip düştüğünde ben çoktana adama kafayı gömüp yumruk atmıştım . Bizimkilerde biraz hırpaladıktan sonra polislere teslim etmiştik . Yanlıştı yaptığımız ama motosikletten düşünce oldu diyip yırtabilirdik . Polislerde bizi haklı bulduğun için rahattık ama şikayet edilip kanıtlanırsa hepimiz mesleğimizden olurduk . Yarın gidip ifade vermemiz gerekecekti maalesef . Ama içeri atılır mıydı emin değilimdim . Ne de olsa ne suçlar salınıyordu . İçimi rahatladan tek şey benim şimdiden burnunu kırmış olmamdı . Hamza ve diğerleride zaten baya hırpalamışlardı. Hamzaları tugaya bıraktıktan sonra albaya izahat verip eve geçmiştim . Ben eve geldiğimde bahçede oturarak flörtleşen halamları görünce kaldım . Yanmdaki Beyza da olayı anlamaya çalışır gibi kaşlarını çatarak dinliyordu . Onuda , Alperen ile birlikte hastaneden almıştım. Yanlarına gidip oturduğumda beni umursamayan halam devam ederken Özcan başkan " Kız sen mi geldin ? Hoşgeldin . Hadi şimdi git " demiş ve halama geri dönmüştü . Kübra halam onu bile yapmayıp burun kıvırmıştı bana . Yanıma oturan Alpereni hissettiğimde ona baktım . O da bana bakıp yeniden halamlara dönmüştü . Önümdeki flörtleşen ikiliye hâla şaşkın bakışlar atıyordum . Yani halamla Özcan başkancağızım ne alaka .. Yanımdaki Alperen e döndüğümde o da ağzı açık izliyordu . Yanıma oturan ve elime mısır ve limonata uzatan Beyza ya bir bakış attım . Tabi sonra hemen arkama yaslanıp elindekileri alıp yemeye başladım . Kendimi romantizm filminde gibi hissediyordum . Bunun hissetmem normal miydi acaba ? Özcan başkan sorduğu sorularla bir türlü halamla bir ortak nokta bulamamıştı . Ve hâla araması o kadar komiğime giyorduki . Ama bendeniz Aysima gülersem bu komedi filminin bozulcağından korkutuğumdan sesimi çıkarmadan soluksuz izliyordum . Özcan başkanın halama " Ahh senin gibi bende dünyada yaşıyorum bilin mi ? Ne kadar ortak noktamız var dimi Kübra ? " dediğinde durdum . Özcan başkan az önce türkçesini bozup bilir mi mi demişti . Özcan başkanın kafasına bir şey düşmüş olabileceğini düşünüp kafasını incelerken fark ettiğim gerçekle gözlerimi bölerttim . Jeton 3 köşeliydi heralde bende Lan ne ara Kübra hanımdan Kübra olmuştular . Ayrıca ne biçim bir ortak nokta lan bu . Cümleyi nereden ele alsam elimde kalıyordu. Baştan alsam dünyada yaşam ortak noktası . Yani başkanım çok ilginç ben sizi Mars'ta yaşıyor sanıyordum . Ortadan alsam napıyorsun kelimesini napıyon dediğim için bana ceza veren adamın bilin mi demesi . Sonu alsam Kübra demesi . Gülmemek için dudağımı ısırırken vücudum sarsılıyordu . Halamın attığı kahkaha ve arkasından dediği " Ahhh Özcancım çok ortak noktamız var ama bence başka ortak noktalarımız da olabilir . Mesela aynı soy adı gibi . " diyip flörtözce göz kırptığında boğazıma kaçan mısırla öksürmeye başladım . Beyza nın bana uzattığı limonatamı yavaşça içip rahatlarken halamların hiç umrunda değildim . Ben ben biricik yeğeni Aysima ya da ben ben biricik öğrencisi kızı yerine koyduğu Aysima neredeyse dalağımı düşürücektim . Şunu anlamıştım ki gülsekte fark etmeyecekmiş . Çünkü Beyza, Alperen ve ben yarım saattir gülmemek için kendimizi sıkıyorduk . Ayrıca merak ettiğim şey ise bunlar daha ne kadar böyle flörtleşiceklerdi . Çünkü artık yediğim mısır ve içtiğim limonata da fayda etmiyordu . Açlığımı bastıramıyordu . En son karışmaya karar verip " Başkanım sizin evlenmenizi istiyorum ama Kübroşla değil . Siz daha iyilerine layıksınız . Boş verin onu . Ben size daha iyisini bulurum " diyip Özcan başkanı kolumdan tutup kaldırdım . Eve doğru ilerlerken bir yandan da arkamdan gelen halamın bana söylenmelerini dinliyordum . " Aysima ben senin halanım düzgün konuş . AYRICA BENİM NEYİM VARMIŞ " diye sonda sesini yükseltip cırladı . Omzumdan arkaya bakıp " İşte halacım sıkıntı o . Senin hiç bir şeyin yok . Evde kaldın sen ? Babaannem senin turşunu kuracak . Sen işkolik erkekleri sevmeyen birisin . O ne öyle benim gibi flörtleşmeler . Sen ben değilsin . Anla şunu . Ayrıca taklit etsende benim gibi olamazsın . " dediğimde arkamdan hızla adımlarla bana gelen halamı hissettim . Özcan başkana dönüp " Başkanım bana 1 tane tavuk döner dürüm alın halamda adana dürüm sever ona da bir tane alın . Diğerlerine de istediklerini sorun ve yemek söyleyin . Ayranı da ben yaparım " deyip hızla eve doğru koşmaya başladım . Benim koşmamla halamın da koşmaya başladığını hissedip hızlandığımda halam arkadan " Gel lan Aysima . Kaçma . Bak göstericem sana hiç bir şeyi . " diyerek arkamdan geliyordu. Kahkaha atarak hızlanıp apartmana girdim . Halamın üşengeçliğini bildiğimden asansöre binip 3. kata bastım . Nefes nefese kalmamıştım . Bundan çok daha hızlı daha uzun koşular yaptığım olmuştu . Bu yüzden sıkılıp telefonumu çıkarıp Beren e nerede olduğunu sorduğum bir mesaj attım . Bugün normalde evde olmalıydı . Dün nöbete kalmıştı . Ama sabah gelmemişti . Başkalarına göre arkamdan alacaklı gibi kovalayan halam varken bu kadar rahat hareket etmem tuhaf karşılanırdı . Ama bunun sebebi halamı tanımamda . Halamı tanıyorsam merdivenleri çıkmaya üşendiği için aşağıda asansörü bekleyecekti . Telefonumu arka cebime koyup anahtarı elime aldım . Asansörün kapısı açılınca sakince inip kapıya ilerledim . Anahtarı deliğe yerleştirip çevireceğim zaman arkamdan gelen nefes sesiyle yutkundum . Demek ki halamı tanımıyormuşum . Merdivenden çıkan bizimkilerin seslerini duysamda o dayağı yiyeceğimi tahmin ediyordum. Tahmin ettiğim gibi de halam kafamı evin kapısına vurdu . Ne vurması amına koyayım . Kapı kırıldı resmen . Acıyla burnumu tutarken arkamdakiler gülüyorlardı . Alperen hızla yanıma gelip elimi burnumdan çekti . Çenemden tutup burnumu incelerken bende onun yüzünü inceliyordum . Hafif bir sırıtma olunca yüzümde Alperen in bakışları burnumdan dudaklarıma kaydı . Bu yaptığıyla onu arkaya ittirip kapıyı açtım . Burnum cidden kırılsaydı bende halamı kırardım ama çok şanslı . Kırılmadı . İçeri girip mutfağa gittim . Evde akşam için bu sabah yayla çorbası yapmıştım . Yemekler gelmeden önce bir çorba içelim bari . O kadar yapmışım . Mutfağa gidip çorbayı ısıtırken halamda gelip sosu yapmaya başlamıştı. Beyza da sofrayı hazırlarken erkeklerin oturması bana dokunduğu için salona gittim . Oturan iki erkeğe şeytani sırıtmamış yollayıp " Kalkın lan yardım edeceksiniz sofrayı kurmada . Yok öyle yağma . Hizmetçiniz değiliz . " dediğimde bana masum masum bakıp kendilerini acındırmaya çalışıyorlardı . Yüzümü buruşturup " Yapmayın öyle orangutana benziyorsunuz " dediğimde mutfaktan kahkahalar geldi . Özcan başkanın ve Alperen in yüzü düşsede ayağa kalkıp benimle birlikte mutfağa geldiler. Benim doldurduğum tabakları alıp masayı hazırladıklarında ben ve halam sırıtırken Beyza şokla abisine bakıyordu . Dayanamamış olacakki " Abi aşk olsun ben senden o kadar yardım istedim . Kalkıp su bile almayıp benden isteyen insan şuan sofra hazırlıyor . Ağlicam galiba " diyip kafasını eğip elinin tersini anlına koyup bayılıyormuş gibi yaptı . Bu hareketini gören biz halamla kahkahayı patlatmıştık . Bir de kapıdan giren Beren tuhaf tuhaf bakıyordu ama ben umursamadan " Bir de bayıl istersen Beyza " dediğimde Beyza kendini yavaşça bırakıp yere yatmıştı . Ayağımla Beyza yı dürtükleyip " Beyza kalk bir gören olucak " dediğimde gözünü açıp kalkmıştı. Tabi üstünü silkelemediği için Beren Beyza yı tutup etrafında döndürerek resmen tokatladı . Biz halamla yine güldüğümüzde Beyza Beren i tutup çekiştirerek salona gitti . Halamda arkadından kekikli naneli sosu alıp giderken bende hızlıca yaptığım sadece naneli sosu aldım . Masada gördüğüm Çağlar la olduğum yerde durup onu inceledim . Sonrada umursamayıp yerime oturdum . Halam bir tek sosu yaptığı halde " Çok güzel yemek yaparım ben Özcancım . " diyip sosu dökeceği zaman elindeki sosu tutup " Ne yaptın acaba bu sos dışında ? Ayrıca Özcan başkanın kekiğe alerjisi var . " diyip elimdeki sadece naneli sosu gösterdim . " Naneli sos yaptım o yüzden " diyip döktüm . Halam yüzündeki mağduriyetle diğerlerine döküp oturdu . Özcan başkanda fark etmiş olacakki Küboşun da sosundan alıp çorbasına döktü . Halamda bende ona bakarken hızla çorbayı içip 2-3 kaşıkta bitirdi . Biz halamla telaşla ayağa kalkarken diğerleri de kalkmıştı . Hızla ayağa kalkıp etrafına gittiğimizde halama dönüp " Sos çok güzel olmuş . Elerine sağlık Kübra . Senin yaptığın çorba güzel olmamış Aysima . Sosun da olmamış . " dediğinde kaşlarımı kaldırıp ona baktım . Tek kaşımı kaldırarak " Öyle mi . Öyle olsun başkanım . Kırıldım . Gücendim . Alındım . " dedim . Herkes evlerine dağıldığında Özcan başkan bizde kalmıştı . Malum kendisi alerjisi olan kekiği umursamadan yemişti . Adam sırf halam için ölüme kafa tuttu ya lan . Halamda başında beklemek için tam karşı koltuğuna yatak hazırlamıştı . Zaten koltukta yatıyordu . Orası ayrı . Güzel yatağımı tabiki halama vermedim . Yatağıma girip bu bir kaç günün ne kadar güzel olduğunu düşünmeye başladım . Çok sorunsuz geçiyordu zaman . Bu beni korkutsada düşünmemeye çalıştım . 2 gün sonra ... Eve gelen Güneş le ona yalancı bir gülümseme bahsedip Beren in odasına doğru gittim . Toplanan kanıtlara göre artık yakalayabilirdik Güneş i ama şahsen biz ona göre yalan yanlış bilgiler vermeyi tercih etmiştik . Beren in tabi bundan haberi yoktu . Haber vermek için Beren in odasına gittim . Beren in odasına girdiğimde olduğum yerde kaldım . Beren telefona bakıp sırıtıyor muydu az önce . Bu kızı ikidir böyle yakalıyorum hadi hayırlısı . O da bana bakarken yanına gidip oturdum . Telefonumu çıkarıp kameralara girdiğimde Güneş in kendi odasında ağlayıp bir şey düşündüğünü gördüm . Hızla Beren e dönüp " Beren Güneş e Özcan başkanın verdiği bilgileri duymasını sağlayacağız zamanla . Bilgin olsun . Ayrıca sen sormadan söyleyeyim . Hain olduğu kesinleşti . " dediğimde elleri yumruk oldu . Kendini sıkmaya başladığında onu keyiflendirmek için elimdeki kamerayı kapatıp imali bir sesle " Kimle konuşuyordun bakayım . " dedim . Hızla kafasını kaldırıp " Hiç kimseyle Aysima . Kimle konuşabilirim ki ? " dediğinde güldüm . Ona göz kırparak " Bakim ne konuştunuz ? Ver telefonunu aşk " dediğimde istemeye istemeye telefonunu uzattı . Telelefonun şifresini girip watsappa girdiğimde kaldım . Bu isim ne amına koyim . Yani isimde sıkıntı yok . Emojide sıkıntı var . Üsteğmen Çağlar ? Algıladığım isimle gözlerimi büyüttüğümde Beren e baktım . Ben dışında her yere bakıyordu . Kaydettiği ismi sindirmeye çalışırken gülmemeye çalışıyordum . Her sorduğumda bir şey olmadığını söyleyen Beren neredeydi acaba . Konuşmaya girip okumaya başladım . Başım ağrıdı yaa Öpim bari o zaman Belki o zaman geçer Öp Nerden Bilmem Nerden istersin Sen nerden istersin Hadi ama Ben bu soruya cevap veremem Arsız olduğum söylenir ama Bir yere kadar Neden cevap veremezsin Ben söyliyim o zaman Söyle Yanağınla dudağının arasından Güzle seçenek Sen öpmez misin Öperim Nerden Gamzen var mı Gamzen varsa gamzenden Yani biraz Seni yerim ❤️ ? Iyyyyyy . Daha fazla okuyamayacağıma kanaat getirip telefonu Beren e verdim . Bu kız böyle birisi de değildi . Utangaç biriydi . Özellikle ilişkilerde . Ben galiba biraz kendime benzettim kızı . Ama ben olsam direk yürürdüm . Aklımdaki düşünceleri def edip şuan Beren e bakıp gülmemek için kendimi hazırladım . Tam dönüp konuşacakken gelen Güneş le ikimiz de ona döndük . Güneş bize yaklaşıp " Size bir şey anlatıcam . Her şeyi en başından . " dediğinde kafamızı salladık . " Aslında hikayemin çoğu doğru . Ama farklı yerler var . Benim aslında bir tane daha kızım var . 1 yaşında . Beni onunla tehdit ettiler . Öldürürüz dediler . Kızım onların elinde . İstediğiniz her şeyi anlatırım. Yeterki kızıma kavuşayım " dedi . Aklımdaki soruyu soracağım zaman Beren benden önce davranıp " Niye şimdi anlatıyorsun ? " dedi . Beren sormasa aynı soruyu ben sorucaktım . Güneş e döndüğümde derin bir nefes alıp " Çünkü tugaydaki haini yakaladın Aysima . Artık senden bilgi almama gerek yok . Onun yerine direk anlatabilirim . Beni söyleyebilecek kimse yok aranızda . " dediğinde kafamı salladım . Beren e döndüğümde o da benim gibi düşünüyor olacak ki onaylar bir biçimde göz kırptı . Beren i bilmiyordu . Güneş e dönüp " Güneş seni evden çıkarıp götürmek tehlikeli . O yüzden önceden nasılsa şimdi de öyle olucak . Şimdi bize her şeyi en baştan en ince ayrıntısıyla anlatıcaksın . Karşı tarafa bir şey belli etmeden bizim için çalışıcaksın . Karşı taraf hakkında öğrendiğin her bilgide bize gelip anlatıcaksın . Onlara da bizim istediklerimizi söyleyeceksin . Tamam mı ? " dediğimde kafasını salladı . Ben hızlıca başkana haber verip kameraları attım . Kamera sistemine girip dinleyeceklerdi . Yıldız timi ve Kılıç timi karşılıklı birbirine bakarken ben ortada ikisine bakıyordum . Bütün gece sabaha kadar Güneş in sorgusuna girdiğim için içtimaya geç kalmıştım . Güneş her şeyi en ince detayıyla anlatmıştı . Tam güvenmesekte onu kullanıcaktık . Kafamı sallayarak Güneş i bir tarafa bıraktım . Kahveye ihtiyacım vardı . Uykusuzdum . Alışık olsamda böyle olmamak için kahve en iyisiydi . Ama şuan da onu da bırakıp gergin timlere odaklanmalıydım . İçtimaya gelince iki timi böyle bulmuştum . Beni hâla fark etmemeleri aralarında önemli bir meselenin olduğunu açıkça belli ediyordu . Neden gerildiklerini anlam veremeden bakarken Asel in konuşmasıyla ona döndüm . " Aysima bizim timdeydi . Ama sizin time geçmiş . Aklını karıştırdınız dimi ? Bizi affetmişti . Kıskandınız bizim timde diye dimi ? Çaldınız onu bizden ? Ne kıskanç bir timsiniz siz " dediğinde bu kızın iyice salak olduğunu düşünmeye başlamıştım. Ne yelloz bir kızmış yaa . Lan ben mal mıyım ? Çaldınız ne demek ? Kayra da benim gibi düşünüyor olmalı ki " Çaldınız ne demek ? Mal mı bu kız ? " diye soru yöneltti . Ama bunu ciddi bir şekilde sorar gibi söylemiş olması işi komikleştiriyordu . Asaf abinin ensesine geçirmesi ve " Konumuz bu mu Kayra. Bir sus lan " diyip önüne döndü . Kaya yüzbaşı ve Kenan yüzbaşı sanki savaştaydılar . Gözlerini birbirlerinden bir saniye bile ayırmamışlardılar . Taki Cihangir binbaşı ciddi bir tavırla " Bu yüzden bizi düşman belleyip önümüzü mü kesiyorsunuz ? Biz sizi bir keseriz . Ama emin olun kestiğimiz önünüz değil nefesiniz olur . Kıza o kadar şey yaptıktan sonra sizde kalmasını mı istiyorsunuz bir de ? Ayrıca Aysima bize geçmek istedi . Bizim de bu sabah haberimiz oldu . Dün daha operasyondan döndük . Nasıl aklını karıştırmış olabiliriz " diyene kadar . Herkes üstü olduğu için kendine çeki düzen verdikten sonra Kenan yüzbaşı konuşmak için ağzını açtı ama kendilerini hâla savunmaya çalışması beni eğlendirmişti . Bu yüzden kendimi tutmayıp güldüm . Hepsinin bakışı bana dönerken " Arkadaşlar benim için kavga etmeniz gururumu okşadı . Biliyorum mükemmel bir insan olduğum için beni paylaşamıyorsunuz ve bu benim ne kadar egomu okşasada şuan ciddi ve sakin olmalıyım . " diyip boğazımı temizledim . Bu sefer ciddi bir tavır ve sesle " İlk olarak benim karar alabilmek için bir beynimin olduğunu düşünerekten başkasının gazıyla hareket etmeyeceğimi bildirmek isterim . İkinci olarakta sizi affetmiş olabilirim ama bu sizinle operasyona çıkmak istediğimi göstermez . Ve son olarak Kılıç timi benim ilk timim . Siz böyle bir şey yapmasanızda geri dönmek isterdim . Görev için ayrılmak zorunda kaldım timden . Ve dönme şansım varsa hiç düşünmeden dönerdim . " dediğimde hepsi bana bakıyordu . Son olarak derin nefes alsamda sinirin geçmediği için birden sesimi yükselterek " Lan ben mal mıyım . Çalmak ne ? İstiyorsanız satın bir de " diyip derin bir nefes aldım . Her ne kadar sonda sakinliğimi koruyamasamda bence gayet iyi idare edip ve az sinirlenmiştim . Arkamdan gelen sesle oraya dönüp baktığımda kaldım . Tamam yüz yüze bakıyor olabiliriz ama bu onunla konuşmak isteyeceğimi göstermiyordu . Yüzsüzlüğün bu kadarı ama .
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD