Eylül'den Kafeden çıktığımızda kızımın yüzüne bakamıyordum, çok utanıyordum. Ebrar'ın dikkatini çekmişti, eve geldiğimizde sordu. İş ile alakalı deyip geçiştirdim. Eğer ileride bir şeyler olacaksa, o zaman söyleyecektim. Karar vermiştim, denemek istiyordum. Sabah Alaz'ın odasına gidip ilk günkü gibi tanışacaktım ve öyle devam edecektik. İçim kıpır kıpırdı, arkadaşlarım olmasa kabul etmeyi bırak, düşünmezdim bile. Gerçi şu an tam olarak neyi istedi, ben neyi kabul ettim, o da belli değil. Sadece yeniden tanışmak istedi; arkadaş olabilirdik belki ve öyle de kalırdık. Sürekli iş yerinde soğuk rüzgarların esmesine gerek yoktu. Sabah işe giderken siyah takım, içine haki yeşil gömlek giymiştim, ilk günkü gibi. O gün tesadüftü ve o da haki yeşil gömlek giymişti. Bu kadar detay aklımda kalmazdı

