Duygularım birbirine dolanmış, sımsıkı düğümlenmişti. Bakışlarım umut doluydu. Her şeye rağmen hala içimde beni sevdiğine dair küçük kıpırtılar vardı. Hissediyordum. Bakışları yabancıydı. Duyguları alınmış biri gibi bakıyordu. Sanki daha önce hiç tanışmamış, hiç sevişmemiş gibiydi. Bir yabancı gibiydi bakışları. Aras'ın gözlerinden hiçbir şey anlamıyordum. Sorumu soralı dakikalar olmuştu. Elim hala çenesinde gözlerim gözlerindeydi. Etrafımızdaki kalabalık yavaş yavaş dağılıyordu. Dakikalar uzadıkça ona olan inancım eksiliyor, içimdeki korku büyüyordu. Bir adım attım. Aramızdaki mesafeyi azalttım. Yanağıma düşen gözyaşıma kayan bakışları birkaç saniye yanağımda gezindi. Nihayet içine derin bir nefes aldığında dudaklarını araladı. Dudaklarından kısa kelimeler çıktı ama duymadım. Dudakla

