Arhat ağadan, Karım ailesini yara yara bana koştururken heyecandan nefes almayı bile unutmuştum. Adımı söylemesine mi şaşırayım yoksa ailesinin yanında bana doğru koşturmasını bilemezken bir heykel kadar zarif elleri ile yakalarımı tutup dolu gözlerle gözüme baktı. “Ne oldu sana, yaralandın mı? Bu halin ne!” Berivan’ın üzerime bulaşan kanlarını ancak hatırladığımda karım yakamdan çektiği ellerini gövdemin üzerinde gezdirip neremde ne var anlamaya çalışıyordu. Arkasında amcası babası ve abisi varken bu cesur ve ilgili hali gururumu okşadığında yalandan canım yanmış gibi sadece karımın dayacağı kadar bir sesle inledim. “Ah..” Birden ellerini çekip daha bir acılı gözleriyle gözüme baktı. “Acıttım mı? Bir şey söylesene ne oldu! Niye buradasın, sana neden bakmıyorlar!” Gerçeği söylemem

