Asır hep aklı ve mantığıyla hareket eden bir adam olmuştu.Zaaflarını bastırıp yönetmeyi çok erken yaşlarda öğrenmişti.Ona göre yönetilemeyen zaaflar insanın başına büyük felaketler açardı.Ama aşk;kendisi gibi deli dolu zaptedilemez,başına buyruk ve asi bir duyguydu.Kalbini kayıtsız şartsız hükmü altına almış, aklı ve mantığı aşkın kılıcıyla lime lime doğranarak dökülüyordu ellerinden.Artık arzuların kıyısına vuruyordu onu boğuştuğu dalgalar.Zoya da Asır'dan farklı değildi.Yüreğini güvendiği yüreğin avuçlarına emanet etmişti.Yüreğini emanet ettiği adama tenini teslim etmekten zerre çekinip korkmuyordu.Birbirlerini arzulamaları kadar doğal bir şey de yoktu aslında.Henüz dillerinden dökülmese de delicesine bir sevda da hüküm yemişti ikisi de.En önemlisi aralarında nikah vardı. .... Asır yat

