Sinemaya vardıklarında salon yavaş yavaş doluyordu. Melis, Zeki’nin yanındaki koltuğa yerleşirken heyecanlıydı. Ondan yükselen hafif erkeksi parfüm kokusunu da hissedince heyecanı iki kat artmıştı. Bu hafif ama erkeksi koku onun içinde bambaşka bir çekim uyandırıyordu.
Zeki ise ortamın loş ışıkları altında garip bir huzursuzluk hissetti. Film başladığında ise karanlık salonun içinde dikkatini dağıtan başka bir şey fark etti. Çevredeki çiftler, sessizce birbirleri ile yakınlaşmıştı. Bazıları öpüşüyor, bazıları ise sessizce sevişiyordu. Karanlığın sunduğu gizlilik, insanlara cesaret veriyordu.
Zeki’nin içini huzursuz bir arzu kapladı. Göz ucuyla çevresine bakarken, göğsünde bir sıkışma hissetti. Melis’in yanında oluşu, onunla geçirdiği bu samimi anlar, tüm o saflığıyla yanındaki gülümsey
