Zeki, okuldan çıkarken adımlarını hızlandırdı. Gün boyunca içini kemiren kıskançlık ve öfke, onu hiç rahat bırakmamıştı. Sınıfta Melis’in Melih’le olan yakınlığı gözünün önünden gitmiyordu. O çocuk ona dokunuyordu. Hem de onun gözlerinin önünde. Ders boyunca Melis’in kahkahaları, Melih’e eğilip bir şeyler fısıldaması, Melih’in ona verdiği cevaplar ve aralarındaki samimiyet beynine kazınmış gibiydi. Kendiyle ne kadar savaşsa da kıskançlık iliklerine kadar işlemişti. Melis'in ona bunu bilerek yaptığını bilse de içindeki duygulara hakim olamıyordu. İçinde yankılanan öfke ve merak, onu istemediği bir şeye sürüklüyordu. Melis’in numarasını öğrenmek ve ona mesaj atmak. Askerdeyken numarasını hiç almamıştı çünkü askerde telefon kullanmaları yasaktı. Zaten buluşma yerleri ve saatleri de belli ol

