Dersten sonra yurda dönerken yine yalnızdı. Bir araç yanında durduğunda korkuyla gerilip koşmaya başlasa da adamlar onu takip etmek dışında bir şey yapmamıştı. İkinci gün olanları Songül’e mecburen anlattı. Annesine ya da babasına anlatıp onları oldukları yerde korkudan öldürmek istemediği, biraz da yaptığı yüzünden azar yiyeceğini bildiği için hiç bahsini açmamıştı. İki gün sonra korkusu hafifleyince kütüphanede otururken yanına gelip bir kız oturduğunda şaşkınca başını okuyup not aldığı kağıtlardan kaldırdı. Yurda dönmek için Songül’ün son dersinin bitmesini bekliyordu. Kız, “Korkma,” dediğinde daha çok korktu. “Sen kimsin?” derken defter ve kalemlerini yavaş yavaş toplamaya bile başlamıştı. Paranoyakça olduğunu biliyordu ama kimseye güvenecek halde değildi. Kız, “Beni boş ve

